Fatıma‘nın İsmini Besmeleyle Anın

Per, 08/03/2018 - 21:26

Fatıma zikri Kuran olandır.

Fatıma ismi Kevser olandır.

Fatıma soyu peygamber olandır.

Peygamber kardeşine seçilmis eş 12 imama anne olandır.

Allah düşmanlarının Peygamberi Ekremin oğlu Abdullahın vefatına sevinerek soyu ebter diyerek alay edip incitikleri bir dönemde Allahu teala hatemül nebi habibine son kitabıyla üç ayeti buyurdu (inna atayna kel kevser) Şüphesiz biz sana kevseri verdik Rabbin için namaz kıl ve kurban kes. Şüphesiz sana buğz eden  asıl soyu epter olandır.

Kuran‘la müjdelen soy Ebter diyenlere verilen cevap peygamber mirasını devr alacak secereyi tahire Hz Fatıma‘nın konumu bu kadar açık olmasına rağmen yine de bir takım taasuplardan dolayı İslam alemi bu büyük nimeti sahiplenememiş ve hakını eda edememişlerdir. Oysa ki bu keyfiyete dayalı bir tercih değil Allahu tealanın peygamberi Muhammed (s.a.a) için sectiği varis ve de ümmeti için olanları urvetul vuskaya götüren yegane yoldur  

Hz. İbrahimi Halili, imamı tain eden Peygamberi Ekremi hatemül nebi alemlere rahmet  olarak seçen. Fatıma-tüz-zehra peygamberin varisi velayetin annesi ve hanesinide velayet hanesi olarak seçmiştir . Müminlere düşen duyduk ve itaat ettik olmalı. Ayeti Kerimede şöyle buyrulmakta: ‚Mümin erkekler ve mümin kadınlar o kimselerdir ki Allah ve Resulünün kendileri için seçtiklerine içlerinde hiç bir burkuntu duymaksızın itaat ederler.

İslam devriminden sonra İmam Humeyni (r.a) tarafından Hz. Fatıma‘nın mübarek doğum günleri müslüman kadınlar günü olarak ilan edildi. İmam bu güzel ön görüşüyle çağımız kadınlarına Hz. Fatıma özlerine fıtratlarına Fatıma‘nın rehberliğinde kimliklerine mükemmel anne hedefine yönlendirmiştir. Aslında kenside velayeti yeniden islam alemine kazandırarak Hz. Fatıma‘nın evladı olmanın hakkını vermiştir. Selam olsun ona ve pak soyuna.

Hz. Fatıma‘nın mübarek doğum gününün kutlandığı bu günlerde bu anışın Fatıma (s.a) kamil ahlakının tanınmasına vesile olarak güzel ahlakı tamamlamaya gelenin ahlakının hayatlara yeniden hayat vermesini temeni ediyoruz. Kadınlar her asırda çağlara yön vermiştir kimi zamanlar onunla insanlık yücelip medeniyet gelişmiş, kimi zaman ise şer ve ifsat onların üzerinden gerçekleşmiştir. Erkeğin egemen kabul edildiği kadının insani bir kimliğe sahib olmadığı cahiliye döneminde Hz. Fatıma‘nın peygamberi Ekreme varis olarak Kuranla tanıtılması bu dinin kadın kimliğine duyduğu saygıyı Fatıma Zehrayı bir ayet seçerek annelik kimliğinin ne kadar önemli olduğunu belirtmiştir.

Allah teala ayırmaksızın tüm kullarını kendine muhatab alarak ‚Ey iman edenler Allahın ipine sımsıkı sarılın nidasıyla kullarını kurtuluşa davet etmiştir. Fatıma‘nın kimliğinden faziletin yollunu insan olabilmenin erdemini ve asıl insanlığı yetiştiren anne kimliğinin modelini yöntemini göstermiştir. Fatıma‘nın evi velayet evidir ve bunu seçende Allahu Tealladır. Hz.Fatıma bir bakımada Hz.Meryeme benzemektedir Ali İmran ve Ali Muhammed hesabsız rızka erişenler Rabbül alemin indinde kız çocuğu ve erkek çocuğunun insani olarak eşit olduğunu Meryem ve Fatımayı vererek tepliğ etmiştir

Habibine bir kız çocuğunu varis tain ederek bir takım batıl inanış ve kültürlerin insanlar üzerindeki temelsiz sultalarını yıkmıştır. Güzel ahlakı tamamlamaya gelen Muhammed (s.a.a) nebinin en büyük devrimi Fatıma-tüz-zehra onun soyu vede Fatıma‘nın kimliğinde insanlık erdemine erişen anne vede kadın kimliğidir.

Fatıma babasının hayatında hayırlı evlat babasının hürmet ettiğidir, öyleki bir Peygamber vede bir baba olarak onun gelişiyle ayağa kalkan vede onu otuduğu yere oturtan bir peygamber. Sadece bu hareket düşünülse Fatıma‘nın üzerimizdeki hakkı peygamberin ona gösterdiği ihtiram onu tanımanın gerekliliğini gerekli kılarcaktır. Fatıma‘yı bir parcası olarak dile getiren Peygamber onun sevincini sevinci ve üzüntüsünüde kendi üzüntüsü adletmesi aslında nefsinden konuşmayan Peygamberin soyunun ismetinin dellilidir. Fatıma-tüz-zehra eşinin dilinden Allahın dininde yardımcıdır, velayetin savunucusu konuşan dilidir. Süleymanın Davudun varisi olduğunu delil göstererek hakkının gasbına razı olmayandır. Fatıma Kuran‘ın canlı timsali olmuştur onun hayatında tek bir kusur tek bir eksik bulunmamaktadır, zira rızası Peygamber rızasına bağlı buğzu peygamber buğzu olan bir şahsiyetir. Fatıma-tüz-zehra ne yazıki Kuranı bir bütün olarak elle alamayan ve bir bütün olarak yaşamayan İslam alemi bu nimeti tanımadıkları için bela, musibet ve tefrikalara ducar olmuştur.

Diye biliriz ki Peygamberi Ekrem zamanından bugüne kadar süre gelen bu kavgalar ve dökülmekte olan bu kanlar düşman tezgahının durmadan fitne üretiyor ola bilmesi Peygamberi Ekremin aranızda iki değerli emanet bırakıyorum onlara sarıldığınız müdetce asla delalete düşmesiniz bunlar Allahın kitabı ve benim itretimdir, bunlar Kevser havuzuna ulaşıncaya kadar birbirlerinden ayrılmazlar dedikleri Sakaleyn hadisine kulak vermememizdendir.

İlk emri oku olan kalemden bahs eden bir din ve bununla çatışan çağımızın sistemleri insanların araştırma ve incelemeden uzakllaştırıp önyargılarla hakkı batıl etme mücadelesi vermekteler. Her fırsata müslüman kadının hak sahibi olmadığını dile getireren batıl sistemler onu asıl kimlik ve değeri veren İslam‘dan uzaklaştırma mücadelesi vermekteler. Bu entrikalar aşikar olmasına rağmen hala akl edemeyen bazı kesimler tıpkı Peygamber zamanındaki müşrikler gibi kadının ve insanın sömürüsüyle nemalananlardır. Akıllarını malesef başkalarının ceplerine koyarak Kuran‘dan bi haber Kuran hükümlerinden bahs etmekteler. Yaşamakta olduğumuz felaketler bu dini menfaat ve saltanatlarına teminat yapmak isteyenlerin insanlık savsatalarıyla dine karşı orta yere getirdikleri demokrasi kadın hakları oyunlarıdır.

Bugün tüm yaşananlar Hz Fatıma‘nın değerli ailesini tanımamanın elim neticeleridir. Hangi kavim Peygamberinin buyruğuna ters ve zıt bir istikamet seçerek kurtuluşa erişmiştir? Kuran‘da kınananlar kitabın bir kısmıyla amel edip bir kısmını bırakanlardır. Birazcık tefekkür ettiğimizde bugün velayet noktasında İslam alemide aynı durumdadır. Tefrikayı sonlandırmanın yolu Peygamberlerin emenet ettikleri emenetlere sarılarak kopmayan o ipi sıkıca tutmaktan geçmektedir. Aksi halde bunu yapmayanlar musibetler deryasında İngiliz, büyük Şeytan Amerika, siyonizim ve onların terörist cetelerinin karnında kendilerini bulacaklardır. İnsanlık alemi bugün velayetin evrenseliğine hergünden dahada muhtaçtır. İnsanlık ruhunun katl edilmek istendiği günümüz sistemleri cahiliye asrıyla bire bir örtüşürken buna karşı duracak karşı mücadele verebilecek bir Fatima, Hatice ve Meryem kimlik ve misyonuna ihtiyac vardır. Bugün ahlak yoksunlarının ellerine dilerine doladıkları mukaddes kelamları onların amelerini aşikar edecek şekilde onların munafıklıklarını onları teşir edecek kimlik Fatıma-tüz-zehra siyasetiyle gerçekleşebilir. Günümüzde bırakın kadınların toplumun hiç bir kesiminin hakkı yoktur istismar edilen insanlıktır. Eğer bir toplumda zulüm varsa bu herkesin çare araması gereken bir durumdur ve eğer bir toplumda dengeler yerinde değilse ezilen herkestir. Kadın insan yetistirmeyi başaramamıştır, kadının annelik kimliği işlevsiz kalmıştır, Fatıma zehra bizlere evlat olabilmeyi, eş olabilmeyi ve anne olabilmeyi en mühimi ve aslında tüm saydıklarımızı sıfatlandıran sıfatı dini mübini İslam ve bunun ana sutunu olan velayet için ayağa kalkmamızı direnmemizi erkeklerin kalmadığı yerde yürümemizi insanlar baskıyla susturuldukları zaman bizim kadınlık kimliğimizle anne bacı eş vede Allaha teslim olmuş müminler olarak velayete sahiplenmeyi bize öğütleyip emr etmiştir. Kendi hayatından dahi şehadetiyle ve kabrinin gaybetiyle bizi nedenler konusunda bir tefekküre davet etmiştir.

Bugün ilimden ahlaktan mahrum edilmiş, edilmek istenen bir kadın nasıl Fatıma‘yı anlaya bilir, nasıl insanlık için faydalı olabilir. İşte bu yüzden cehaleten menfaat sağlayanlar Kuran ayeti ‚Kevser‘ Fatımayla insanların arasında duvarlar ördüler, Fatıma isminden öteye hiç bir şey zikr edilmemiştir.

Ey batılın sahte yaldızlı karanlık girdaplarına çekilmek istenen bacım bu murdar dünyanın sürekli ağlatıp kan döktüren neslinin katilerine artık yeter deme zamanıdır . Bu zulme feryatan öte bir eylemle karşı durmak isteyen insan yetiştirmek isteyen kardeşim senin rehberin Peygamberinin varisi Fatıma’dır.

Teslim olman gereken Rabbimdir buyruklarıyla amel etmen gereken Muhammed‘ül Emindir yollun Kevseri kabule başlayan velayeti Ehli Beytir, anneliğin mualimesi Haticetül Kubra‘nın  kızı Fatıma Zehradır.

Bırak adı meneniyet olan sümürgeleri sen ey dünyanın cazibe saraylarına haps edilmek istenen Asiye gibi düşün ve üzündeki azamete bir bak Firavunların zavalılığına. Firavunlar sana ne kadarda muhtaçlar işledikleri her zulmü senin ellerinle senin nesline yaptırmaktalar. Bırak boğulsunlar zulümlerinin deryalarında tüm zillet makamlarını elinin tersiyle it ve Firavuni düzenleri al aşağı edecek Musa‘larını dirayet ve sabır ile yetiştir. Fatımada güçünün sonsuzluğunu göreceksin, ölümsüzlüğün hakikatini kavrayacaksın onun ruhunun paklığının yollunu aydınlatığını onun Hüseyin‘lerini rabbinin yolluna feda edişini ve seninde kendi Hüseyin‘lerini onun yolluna feda edebildiğini göreceksin ve o zaman anne olabileceksin. Eğer sadece merhamet olarak anneliği elle alırsan her hangi bir canlıdan ne farkın kalır, sen alemi değiştirmelisin peygamber kızından ders alarak sen zulme karşı durmalısın. Fatıma‘dan güç alarak alemi aydınlatmalısın, Fatıma‘nın ismet aynasından bakarak rızayı hakka ulaştıracak amele anne olamaya aday olmalısın, Fatıma medresesine adım atarak.

 

Kevser Şimsek



Yeni yorum ekle