Alem nura gark oldu

Nuru imamet doğdu

Haneyi Muhammede Fatıma Zehra doğdu

Karanlık Çağ son buldu aydınlık sabah doğdu

İlel ebed sürecek nesli Welayet doğdu.

Ümmü Ebiha

Bu Fatma kimdir? Allah‘ın Peygamberine bağş ettiği yüce soy, Cebrailin selam getirdiği Haticetül Kubra‘nın  inci tanesi kısacık hayatıyla silinmez, izler bırakıp dünya siyasetine yetistirdiği evlatlarla bu gün dahi yön veren kişi.

8 yıl gibi kısa bir evlilikle tarihteki en istisnayi örnek aileyi teşkil eden, rivayetlere göre 6 -7 yaşlarında annesini kayb eden bu küçük öksüz kızın Şibi Ebu Talipten başlayarak o korkulu hüzünlü zamanlarda ayağa kalkarak babasınn çehresindeki hüzün tozlarını süpürmesi, öylesi bir şefkatle babasının özerine titreyerek bir anne misali ona korumaya çalışması peygamberin yaralarına merhem olmuştur. Peygamber bu yetiştirmekte olduğu yüce kızına  Ümmu Ebiha olarak adlandırmıştır

Babasının annesi ve bu derin mananın aslında Fatıma‘nın tüm hayatının bir hulasası olarak insanlık sayfasına açılmasını ve Ümmu Ebiha‘nın ilahi hayatının ne kadar muazam ne kadar istisnai olduğunu orta yere gelmiştir

Allah‘ın kesreten gelen sonsuz nimetleri içinde barındıran Resülüne müşdelediği soy ebter diyenlere cevabı günahtan temizlemek istediği Ehli Beyt Annesi tüm zamaların seyidesi Peygamberi Ekrem‘in ellerini öpüp yanına yerine oturtuğu kızı, sefere giderken son fedalaştığı dönerken ilk ziyaret ettiği ve Kuranı Kerimin o nefsinden bir şey yapmaz dediği yüce Peygamberinin tüm bu davranışlarla Allah‘ın indinde makam sahibi olan yüce sahsiyet Hz Fatımayı bize tanıtması kendine cenneten tam günderilen nikah akti cennete kıyılan Fatıma, Allahın evinde dünyaya gelen yagane insanın Fatıma‘ya eş seçilmesi. Kabede doğmak İmam Ali için ne kadar büyük şerefse Hz Fatıma‘nın makamınada bir o kadar işaretir ki nur nura denk seçilmiştir. Mihraba durduğunda namaz ve dualarında gök ehlinin icabet ettiği nur mubaleğe gününde babasının yanında olan aba ehli olan Fatıma ve ailesi kimdir?  Fatıma kimdir sorusunu bizlere onun yüce makamları sordurmakta, Fatıma kimdire hangi cevabı verirsek verelim elbeteki Fatıma olmayacaktır.

Ucunu görmeyip derinliyine vakıf olmadığımız bir deryayı, bir damlayla nasıl izah edebiliriz. Bizlerin nakıs kavrayışları Hz Fatıma‘nın yüce makamından çok uzak kalmaktadır, ancak onun örnek hayatı bizim için aydınlatıcı ışık ve  meşale misalidir ki hayatlarımız bu nurla aydınlandıkca ona yaklaşmış oluruz. Peygamberi Ekrem buyurdu: ‚Fatıma benim bir parcamdır onu inciten beni incitir, onu razı eden beni razı etmiş olur‘.

İmanın ruknu olan  Fatıma‘ya bu makamı Allah zül celal bağş etmiştir belkide hepimizin namaz kılan tüm müslümanların öğrendikleri ilk süre Kevser süresidir. Hz Fatıma için nazil olan bu süre ne yazık ki milyonların onu okumasına rağmen manası anlaşılmamıştır .

Peygamberin soyu olarak Kuran‘da belirlenen Kevser yanı Fatıma hakkınca tanınamamıştır ve tanınmadığı için Peygamberi Ekrem’in: ‚Ben tebliğime karşılık sizden bir ücret istemiyorum yakınlarıma sevgiden başka‘ ayeti tatbik edilmemiştir. Bu gün yeryüzünde ki bozgunculuk vede ifsadın temeli bu meselenin anlaşılmamasınından ileri gelemektedir. Allah‘ın Peygamberi aracılığıyla bizlere sunduğu hayat veren çağrı ümmetin insanlığın bu çağrıya uymayıp anlamamalarının neticesınde insanlık felaketlere uğramıştır

Eğer bu gün insanlık bir kurtuluş arıyorsa bunun tek bir yolu vardır, Kuran ve Ehli Beyt.

Bu mustakim yollun haricindeki tüm yollar delaletir. İmam Humeyni Allah ona rahmet etsin, Hz Fatıma‘nın bir evladı olarak Fatıma‘yı ruhu taşıyan imanlı hanımların desteğiyle kurulan çarşaf devrimi olarak ta bilinen İran İslam devriminden sonra Hz Fatıma‘nın doğum gününü dünya müslüman kadınlarına hediye ederek izzetli ve kurtuluşu Fatımayı tanımanın yollunu göstermiştir. Çağımızın zavalılaştırılmış kadını ancak Fatıma‘i bir kimlikle kendini sömürüden kurtarabilir.

Toplumda dikkat edilirse üç kadın modeli vardır, birinci model zararlıdır, ikinci model faydasızdır ve üçünçü modelse faydalı nefes su kadar gereklidir.

Birinci model kendinden ödün vererek bir yerlere gelen kimliğinden habersiz emperyalizmin malzemesi olmuş, onun hareket eden canlanmış fikri olarak topluma zehir sacan annelik ruhu murdar olmuş, toplumun suçlularını yetiştirip doğuran çağımız müstekbirlerinin projesi modern kadındır.

İkinci modelse yararsız pasifliğiyle zararlı kadındır, şöyle ki bir felsefesi ve siyaseti olmayan hayatı yemek pişirmekten ve evdeki temizlikten ibaret olan ailesinin ve tomlumunun üzerinde yönlendirme ve etkisi olmayan asıl gayeden yoksun kadın. Bu kadın her ne kadar muhafazakar kesimlerin benimsediği kadın modeli olsada toplumun geri kalmasındaki en büyük nedenlerdendir. Pasifliğiyle diğer kadının kötülüklerine zemin oluşturmaktadır ve bu her iki sınıf da emperyalizmin hayelerine ve hedeflerine hizmet etmektedir, bilerek yada bilmeyerek.

Üçünçü modelse örnek ve faydalı kadındır. Toplumsal hayatın sosyal kişiliği toplumun siyasetini belirleyen, insan yetiştiren hedef ve gayesi olan kadın ve bunun en büyük örneği bizzat Peygamberi Ekremin yüce kızı Fatıma Zehra’dır. Kısacık ömrüne karşın 1400 yıldır okunan bir hayat bütün kadınların seyidesi olarak Peygamberin pak soyu Fatıma ve onun welayet makamını tanımakla iman edenlerin destansı hayatları eğer Fatıma‘nın welayetine iman ettiğimizi iddia ediyorsak tabi olmamız gereken hayat Fatıma‘i hayattır. Fatıma insanlığın kutuluş modelidir, kadın toplumun bel kemiğidir ve bir toplum yok edilmek istendiğinde ilk önce bu aileden anneden başlanır. Cahil anne, cahil toplum demekdir.

islam dininin kadına verdiği ehemiyet çok ama çok ileri bir safadadır, öyle ki cennet bu makamın annenin ayakları altındadır. Hz Fatıma bunu derk edebilmenin en güzel yolludur,  sadece ibadı değil tüm yönlerde zirvedir. Ancak onun babasının annesi eden makam Velayetir ve Fatıma Zehra Velayetin annesidir her manada.

O hiç kimsenin dine sahip çıkmadığı günde zamanın İmamına ve de welayete sahip çıkmıştır. Tek başına babasının minberinden bir hutbe ırad etmiştirki 1400  yıldır alimler hala bu hutbesinin kelimelerini tevsir etmektedir. O İmam Hasan‘ı yetiştirmiştir ve tıpkı annesi gibi kendini welayete kurban eden Hüseyni yetiştirmiştir ve tüm zulümlere şahitlik edip sonra onlarla saltanatcıları kamcılayıp saray düzenlerini yerle yeksan eden welayeti sevdayı tüm çağların Hüseynilerine ulaştıran Zeynebi yetiştirmiştir.

Sadece ibabetle Ehli Beyt sevgisiyle bu işi götürmek istiyenler geri kalmıştır, Fatıma‘yı isimden öte ne kadar tanıyoruz? Biz fatıma‘i hayatın neresindeyiz? Kızlarımız, eşleriniz, bacılarınız ve kendimiz Fatıma‘ya ne kadar benziyoruz? O ve bizim onunla bağlantımız varmı?    

Onu tanıyan onun evladı lebeyke ya Hüseyn diyor, bu günde ve dünyanın üzerine çullanıp ortadan kaldırmak isdediği İmam Hamanei: ‚Ben bütün hacetlerimi bir geceye toplarım oda annem Fatıma‘nın şehadet gecesidir‘ diyor.

Hileler Kerbalasında onunla kıyama durup dua ediyormusun? Fatıma‘nın mazlumiyeti henüz orta yerde ve Kerbela‘da bu günümüzde. 40 gün önce Abbas‘ın kollarını yeniden kestiler ırak‘ta Fatıma‘nın yaralı sinesi tekrardan kanatıldı. Tüm evlatları bu Allah‘ın günüdür deyip ayağa kalktı, Kafir ve munafıklara savaş ilan ettiler. İlk ayeten başladılar Bismillahirrahmanirrahim bu Süleymandan‘dır diyerek ey çağın kardeş ve bacısı, ey Fatıma‘nın sofrasında oturan misafiri ekmek ve tuzun hakını düşünenler peki bu sevginin hakkını neyle ödemeye talipsin sevenlerden olmakla yetinmecekmisin yoksa onların yollunumu takip edeceksin. Senin hangi evladın Hüseyin kadar asıl pak ve güzel olabilir senin hangi kızın Zeyneb‘e misal gelebilir, eşin Ali Murtaza gibi olabilirmi yada sen neye benzetebilirsin kendini, tüm bunların farkında mısın? Fatıma tüm sevdiklerini kendiyle birlikte welayete kurban vermişken Ehli Beyt taraftarıyım iddiasındasın.

Her gün Alli Ekber‘ler şehid olurken bu pasif hayatlarımızla Fatımayı tanıdığımıza başkalarını farzen inandırsakta kendine inana biliyormusun. Fatıma hala mazlumsa ve onun soyu hala Kerbela meydanındaysa tüm beldeleri yıkıp onun yanıda olma zamanı değilmi yoksa bu doğum günün bana bize ne faydası olur, onu tanımak aynı safta olmayı gerektirir? Elimi oynatmadan Allah kafirlerin ve munafıkların cezasını versin demek ne kadar gülünç. Eğer Fatıma‘nın şefaatine talipsem bu dünyanın çarkını değiştirmeye ahd etmeliyim. Kahrolsun büyük şeytan sloganın balyoz misali kafilerin beynini vururken bu çarpık tefekürleri ortadan kaldırmak için azm etmeliyin. Eğer dünyaya hükmedenler senin ellerinin altında şekileniyorsa verilen şekle dikkat etmelisin. Kimliğini her türlü ifratan koru ve Fatıma‘yı çektiğin tesbih ve namazın zahiriyle sınırlama çünki sen en yüce değersin

Nefislerine hakim meydan erleri yetiştir, aileni 21 yüzyıl çarkına çaptırma eğer bu gün hala Fatıma‘nın evlatlarının gözlerinden yaş akıyorsa düşman tek mi suçludur?

Ya biz dünün lanetli Şimrini, lanetin sana hiç bir faydası olamayacak, eğer ki bu çağın Şimrlerini tanımıyor, tanıtmıyorsan günümüz büyük şeytanı zamanın satılmış Saad ve Şimirleriyle Kudüsü işgal edip Kasım Süleymanileri terör edebiliyorsa, ey mümin müslüman neredesin. Sen hayatamısın var olup fitne deryaları önünde durabilmek için Fatımanın irad ettiği  o hutbeyi anlayana kadar tekrar tekrar tekrar etmeliyiz, taki onu anlamış olarak bu nimetin şükrünü eda etmiş olabilelim.

Kevser Şimşek