BÜYÜK AİLE BİRLİĞİNE GİDEN YOL -1-

Sa, 07/03/2017 - 13:10

Kuran ve Ehlibeyt Mektebi önderi Muhammed Avci Hoca bu yazısında Islamda Büyük Aile Birliğinin nasıl oluşacağını ayrıntılı bir şekilde açıklamıştır

 BÜYÜK AİLE BİRLİĞİNE GİDEN YOL -1-

‘’Müminler sadece kardeştirler. O halde ihtilaf eden kardeşlerinizin arasını düzeltin. Allah’a karşı gelmekten sakının ki O’nun merhametine nail olasınız.’’ 49/10

Yukardaki ayeti celile insan hayatına manevi ve yeni bir perde açarak kalpleri birbirine bağlayan anahtardan bahseder.

Önce “İnnemelmüminune ihvetun” der ve imanla kalpleri birbirine bağlar; şarkın ve garbın uzaklığını yakınlaştırarak inanmışları Muhammedin (s.a.a) nuru ekseninde birbirine kenetler ve bir vucut halinde  iman anahtarıyla beyti atikın kapısını açarak içeri girme saadetini elde etmiş olurlar. Bu eylemleriyle büyük aile birliğinin temelini atmış olurlar.

İkinci adımda “feslihu beyne eheveykum” der ve şeytanla nefsin vereceği bozguncu ifsadın ve fitnenin önünü tutar. Üzerinde ihtilaf ettikleri meseleyi hal etmeleri için Kuran ve Sünnete muracaat etmelerini ister ve onlara adres gösterir.’’ Ey iman edenler!  Allah’a itaat edin. Resulüne itaat edin. Ve sizden olan emir sahiplerinede itaat edin. Eğer Allah’a ve ahirete iman ediyorsanız, hakkında ihtilafa düştüğünüz meseleyi Allah’a ve Resulüne arz edin. Böyle yapmanız hem daha hayırlı, hemde netice bakımından daha güzeldir.’’ 4/59

Üzerinde ihtilaf edilmiş meseleyi alıp verilmiş olan adrese gidildiğinde, şeytan ve nefsin  bozmak istediği Büyük Aile Birliğinin korunması teminat altına alınmış olunur. İslam dini, temellerini oluşturduğu islam aile birliğinin her bir ferdine yüklemiş olduğu sorumluluğu yerine getirmelerini ister. Ve yükümlü bulundukları büyük ailenin sorumluluğunu hep birlikte taşıyarak yerine getirilmesi istenilir. Fitne ve fesada mucip olacak ihtilafların kapısını kapatmaları, onların imanlarının gereği olduğunu bildirir. Zira şeytan ve azgın nefis, kapıları açık bırakarak insanlık düşmanı olan şeytani ve tağuti güçlerin İslam Aile Birliğinin haremine girmelerine imkan sağlarlar; Bu acımasız düşmanların büyük aile birliğine girmemelerini engellemek için, girmek istedikleri kapıları iman ve kardeşlik kilidiyle kapatıp ihtilafa düşmüşleri kendi aile bireylerile hal edilmesi ümmet bireyleri arasında güveni sağlamış olur.

Üçüncü merhalede ise “Vettekullah” diyerek imanla kalpleri birbirine kenetleştirilmiş müminlerin oluşturmuş oldukları beyti atika düşmanların sızmaması için takva yeleğile onu koruma  altına alınmasını ister. Yaratılmış her varlığın dıştan gelecek tehlikelere karşı onun özünü ve zatını koruyacak bir koruması veya bir zırhı vardır. İnsan denilen bu yüce varlığın fıtratındaki varolan hakikat nurunun dıştan ve içten gelecek olan ihtimali veya farazi düşmanların baskın ve saldırısına karşı, takva zırhının devamlı kullanılması istenmektedir. Herbir varlığın kendisini dış etkenlerden koruyacak koryucu yeleği hiç bir surette üzerinden alınmamaktadır; zira onun hayatı onunla korunma altına alınmıştır. Çünkü o onun üzerinden alındığı zaman o varlık çürümeye, yok olmaya ve ölüme mahküm olmuş olur. İnsanda diğer varlıklar gibi koruma yeleği olan takvası alındığında çürümeye yok olmaya hakir ve zelil olmaya mahküm olduğu gibi kalbindeki imanın nurunun sönmesine de vesile olmuş olur. Bu nedenle hayatı takva ile koruyup kalpteki iman nuruyla birbirine kenetlenmiş kardeşliğin saadet evinin korunması istenilmektedir.

Dördüncü merhalede “Leallekum turhemun” diyerek ilahi rahmete kavuşmanın planını böylece insanların aklına sunar.

İlahi Rahmet

Yaratılmışlar arasında üstün bir kimlikle yaratılmış olan insan, yaratanı tarafından yeryüzünde kendisine halife edinmiştir. İnsanın bu üstün makamının korunması için yaratılmışları onun varlığının korunmasının hizmetine vermiştir. İlahi rahmet okyanusundan (Vema erselnake illa rahmeten lilalemin) alemlere rahmet olarak gönderilmiş rahmet peygamberinin şemsiyesi altında birleşmekte olan büyük aile birliği, ancak bu ilahi rahmet ve merhametten istifade edebilir. Bu çatı altında uhuvet zinciriyle birbirine kenetlenmiş imanlı gönüller, ilahi merhamete ulaşmanın aşkını yaşamaktalar. Rahmet peygamberinin etrafında birbirile kenetleşmiş mümin gönüller merhamet, şevkat ve muhabbetle birbirini kucaklayan müminler, peygamberle birlikte olduklarını kanıtlıyarak kafirler, müşrikler ve munafıklar karşısında vakarlı bir duruş sergiliyerek onların kalplerinde korku yaratırlar.Yüce şahsiyete sahip olan büyük aile birliğinin mesuplarını fetih suresinin 29. Ayeti şöyle anlatır:

‘’Muhammed Allah’ın  resulüdür. Onunla beraber olanlar kafirlere karşı vakarlı bir duruş sergiler onların kalbinde korku yaratırlar, ama kendi aralarında şafkatlı ve merhametli olurlar. Sen onları rükü ederken, secde ederken, Allah’tan lütuf ve rıza ararken görürsün. Onların alameti, yüzlerindeki secde izidir.’’

Önce risalet, velayet ve imamet mektebinin aydınlatıcı nurunu, hidayet ve irşad eden mürşidini, yeryüzünde ilahi velayetin taşyıcısını ve alemlere rahmet olarak gönderdiği Hz. Muhammedin (s.a.a) yerini tanıtır. Ve şöyle der: ‘’Muhammedun Resulullah’’  Muhammed Allah’ın  Resuludur der ve onun beşeriyeti aydınlatan bir nur olduğunun haberini verir: ’’Siracen munira’’ O aydılatıcı bir nurdur diyerek sonra beşeriyete hayat verecek adresi gösterir: ‘’Ey iman edenler! Allah ve ve peygamberi, size hayat verecek hakikatlere sizi davet ettiğinde ona icabet edin. Bilinki Allah insan ile kalbi arasına girer ve siz dönüp O’nun huzurunda toplanacaksınız.’’ 8/24

Yüce Allah islam peygamberinin islam ümmetinin aile birliğinin hayatı olduğunu bildirmektedir; ve bu hayat kaynağının etrafında birleşen büyük aile birliğinin kimliğini de şöyle açıklar: ‘’O’nunla birlikte olanlar kafirlere, müşriklere ve munafıklara karşı oldukca vakarlı şahsiyetli ve yiğit bir duruş sergilerler; kendi aralarında ise merhametli ve şevkat kanatlarını birbirine gererler ve bir aile bireyleri gibi birbirine karşı sorumluluklarını yerine getirmekte asla kusur etmezler.’’ Bu yüce şahsiyete sahip kişilerin manevi perdeyi aralıyarak hakikat aynasında onları seyr edecek olursak bütün benliğile zatiaktesi ilahinin huzurunda ruku etmiş halde görürsün; imanlarıyla kalplerinde yakmış oldukları aydınlatıcı nurla onları mevlasının huzurunda secde halinde  görürsün; ve bu eylemleriyle rızayı hakkı aradıklarını his edeceksin. Basiret gözüyle kalbin temiz aynasından aşk mektebinde kurmuş oldukları büyük aile birliğinin fertlerinin yüzlerindeki secde eserinin  parlayan nurunun, büyük ailenin fertleri arasında muhabbet ve sevginin aşkını yarattığını görürsün.

Kimdir bu ailenin bireyleri: Kur’ani kerim bu zatların sıfatlarını şöyle beyan eder.

a- Kendi aralarında merhametli ve şafkatlidirler. Bu sıfat, müminlerin kalplerini birbirine kaynaştıran ve derin bir muhabbetle sevgi, saygı ve merhamet kanatlarını birbirine açmayı sağlar. Ve islam kardeşliğini tesis ederler.

b- Hak ve hakikatan yoksun layık ve demokrat kafaya sahip olanlara karşı olgun, şahsiyetli, vakarlı bir duruş sergiliyerek islamın izzet ve şahsiyetini korurlar.

c- Onları Allah’ın emirlerine  kayıtsız ve şartsız teslim olmuş ruku halinde görürsün.

d- Onları Allah’ın azameti karşısında yüzünü toprağa koyarak secde eder halde görürsün.

e- Bu eylemleriyle sadece Allah’ın rızasına talip olduklarını görürsün.

İşte bunlar nubuvet ve risalet nurunun ekseninde gönülleri birbirine kaynaştırarak büyük aile birliğini kurma mücadelesini verirler. Gerçekleştirmek istedikleri islami aile birliğinin hedef ve yol haritasını vahyin mektebinden almış oldukları ilhamla şöyle açıklama yaparlar.

1- ‘’La tabudune illellah’’ abd le mabud arasında bir ilişki kurarak hayatın şekillenmesinde tekvini ve teşri-i kanunları esas alarak büyük aile birliğinin düzenini kurmuş olurlar. İlahi velayetin gölgesinde yaşamlarını şekillendirerek tüm beşeri ve tağuti düzenlere karşı imanlı bir duruş sergiliyerek, onları tüm rusum ve kurumlarıyla birlikte red ederler. Büyük aile birliğinin yönetim ve idaresinde ilahi hakimiyeti tesis ederler. Hükmün ve hakimiyetin sadece Allah’a ait olduğunu ilan ederek şirke ve küfre dayalı olan beşeri kanunları ve onların hakimiyetlerini red ederler ve kendilerini onlardan olmadıklarını ilan ederek hakimiyetin sadece Allah’a ait olduğuna iman ederler.  Kulluğun hakikatındaki mana, kayıtsız ve şartsız Allah’ın hakimiyetine teslim olmaktır ve ilahi emirlere harfiyen teslim olarak yaşamıyla kulluğunu ispat etmesidir. Bunlar peygamberle beraber olduğunu yaşantılarıyla ve küfre karşı duruşlarıyla kendilerini kanıtlamış müminlerdir.

2- ‘’Vebilvalideyni ihsana ’’Baba ve anneye iylikte bulunmak:

 İslamın aile birliğinin temel sutunlarını oluşturan anne ve baba, hayatın şekillenmesinde önemli bir yere sahipler. Çocuklar, hayatın önemli noktasında bulunmakta olan anne babaya iyilik yapmakla emir olunurlar. İmanla kalpleri birbirine bağlıyarak oluşturulmuş beyti atikin sorumlu merci-i nin ebeveyn olduğu için onlara marufta itaat edilmesi Allah’a itaat sayılmakta olduğu hükmü beyan edilmektedir. İnsanın anne ve babası, varoluş ağacının dayandığı ve üzerinde dalbudak olarak gelişme sağladığı, maddi ve manevi değerlerle donatılarak insaniyet mektebinin temeli olmuştur.Yüce Allah, islam aile birliğinin temel sutunlarını oluşturan anne ve babaya karşı sorumlu kıldığı çocuklara şöyle emreder:

‘’Biz insana, annesine  babasına iyi devranmasını emrettik. Zira annesi onu nice zahmetlerle karnın da taşımıştır. Sütten kesilmeside iki yıl kader sürer. İnsana buyurduk ki: ‘’hem bana, hemde anne babana şükret! Unutma ki sonunda bana döneceksiniz.’’ 31/14

Evet! İnsanları birbirine  bağlayan iman ve itaatır; İnsanlığın karanlık dünyasını aydınlatıcı nur  ise imandır,iman kendi varlığını itaat ve teslimiyetle ispatlar. Allah, iman ve salih amel ve güzel işler yapmakla emrettiği insanın büyük aile birliğini kendi güvencesi altına alır. Allah’a itaat ve onun emirlerine teslim olmak, tüm iyi işlerin ana gövdesini ve özündeki çekirdeği oluşturur. Bu oluşum, insaniyet mektebinde büyük aile birliğinin temel taşı olur. İkinci derecede insanın yaratılış ve dünyaya gelmesinde vesile kıldığı anne ve babaya itaatı kendisine itaat edildiğine işaret eder; anne ve babaya iyilikte bulunmayı emreden Allah,  bu emirle yüce aile birliğini düzene sokar. Beşeriyetin alt yapısını oluşturan anne ve baba, insaniyet mektebini oluşturarak islamın aile birliğinin bu temel üzerinden yükselerek kainat düzenindeki yerini alır.

‘’Biz insana annesine ve babasına iyi devranmasını emrettik’’ Bu emirle anne, baba ve çocuklardan teşekkül etmiş en küçük aile birliği, en büyük aile birliğinin temelini bu esasa göre atmış olur. İlahi emirdeki mana ve hikmet, hucurat suresinin 13. Ayetile açıklanmaktadır.

‘’Ey insanlar! Biz sizi bir erkekle bir kadında yarattık. Birbirinizi tanıyıp sahip çıkmanız için milletlere, sülalelere ayırdık. Şunu unutmayın ki Allah’ın nazarında en değerli, en üstün olanınız, takvada (Allah’ı sayıp haramlardan sakınmada) en ileri olandır. Muhakkak ki, Allah herşeyi mükemmelen bilir, herşeyden hakkıyla haberdardır.’’

 devamı gelecektir.....

Muhammed Avci



Yeni yorum ekle