Hayat Veren Çağrı

  "Ey iman edenler hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman Allah ve Resulu'nun davetine icabet edin ve bilinki Allah kişi ile onun kalbi arasına girer ve siz mutlaka onun huzurunda toplanacaksınız."  Enfal  24 

Dünya adı medeniyet olan çağın en korkunç zulümlerininpençesinde kıvranırken insanlık esfele safiline  çekilmek istenmekte. İnsanlık düşmanlarının planları demokrasi  adıyla  işleve koyulup tıkır tıkır işlerken bir el adeta rahmet nurlarıyla tütsüler yayarak insanlığın onurunu yüceltme kıyamını gerçekleştirmiş, insan onurunu kurtarmanın kıyamıyla kıyam etmektedir. Bu öyle bir el ki ateşe doğru koşanların yada boğulanların yolunu kaybetmişlerin tuttukları takdirde onlara hayat bahş edecek yegane makam. Peygamber'den sonra gelen İmamet ağacının hakka uzanan dalı Velayet ve dünya bunu tanıma ve tanımama savaşını vermekte. Bu ilk insanın var edilmesiyle başlamış onur savaşıdır. Ancak başka isimler ve şekiller verilerek bu savaş saptırılmakta.

Dünya Müslümanları'nın bugün yaşadığı zillet bu makama itaat etmemelerinden dolayıdır. Tarihler Birinci ve İkinciDünya Savaşları'ndan bahs etmekte ancak üçüncüsü ,var oluşumuzla başlayan sürekli içinde bulunduğumuz İmam-ı Zaman'ın zuhuruyla neticelenecek olan soğuk ve sıcak savaştır. Kesinlikle bu savaşın meydanı ve tarzı bir şekil ve yerle sınırlı değildir. O her mekan ve her yerdedir ve her şeyledir.

Bugünün teknolojisi SİYONİZM'in, Amerika ve müteffiklerinin en büyük silahı haline dönüşmüştür ve her eve girmiştir, adeta bizdeki nefis gibi bize yakın olmuştur. O yüzden" Amerikan Müslümanlığı" çığ gibi yayılmıştır, bulaşıcı bir virüs gibi insanlığı kemirmekte. Daha 30  yıl öncesine kadar kim nereyi işgal etse o devletin askeri güçleriyle bu yapılırdı,oysa bugün medya ve internet sayesinde bozuk fikirler yayılarak bir parmak tıklamayla dünyanın her yerinden IŞİD sapıkları yada benzerlerini bir araya getirebiliyorlar.

Atom bombasıyla yapılamayan fitne basın medya aracılığıyla yapılmakta. Zehirli propagandalarla doğru yanlış, yanlış doğru gösterilmekte. Hz.Muhammed(S.A.A)'in hayatını anlatan film, film festivaline kabul edilmezken işgalcı AMERİKAN'IN keskin nişancı katilin Irak'ta yaptıkları kahramanlık öyküsü yapılıp altı dalda Oskar'a aday gösterilmekte ve bunun adına sanat denilmekte.

Doğrudur insanları sömürme sanatı bugün hala Hz. MUHAMMED(s.a.a)'in hayatına ambargo vardır. Zira Kureyş yani inanamayanlar hiç  bir zaman bu yaptırımdan vaaz geçmedi. Peygamber'i redd edenler İslam'ı anlatmaya başladılar, sahi bunlar ne zaman iman ettiler. Amerika ne zaman İslam'la müşerref olduda bizim için İslam tezleri geliştiriyor veİslam'ı hayat bize sunuyor. Bu belam Mansur'dan beri sürekli oynanan oyundur, Peygamberler'i redd edip dinlerine sahip çıkmak batılı hakk gösterip hakkı hakkın adıyla öldürmek. Bugün İran İslam Cumhuriyeti'ne uygulanan tüm yaptırımlar bu sanat tezgahlarını ifşa etmelerinden dolayıdır. Eğer atom bombası yada kimyasal silah üretiyor olsaydı kesinlikle bu yaptırımlara maruz kalmazdı, hatta fikir alışverişinde bulunur imha güçlerinin daha kuvvetli olması için fikirler verirlerdi.

Amerikan İslamı'nın bekası için herşey bahş edilirdi ama bu fedekar insanlar insanlığın yüzünü ağartarak "Öz Muhammedi İslam"a iman edip hizmet etmekteler. ALLAH'IN dinini şeytanın dilinden öğretilerinden öğrenmeyi redd etmişler Muhammed (s.a.a)'in hayatını yasaklayan katillerin hayatını taltif eden şeytanın.    Dünya Müslümanları artık uyanmalıdır Doğu ve Batı güdümündeki İslam'dan yüz çevirmeliler zira yıllarca bu yolla sömürüldükleri ayan beyan olmuştur. Kurtuluşu Amerikan ve İsrail seraplarında değil onların bize gösterdiği çerçevede değil basiret çerçevesinden RABBİN elçisinin hayat veren çağrısında aranmalıdır. 'Hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman Allah ve Resulu'nun davetine icabet edin' ve bugün bu çağrıyı yenileyene uyun eğer gerçekten Allah'a inanma iddiasındaysanız. İnananlara  izzetin yolunu gösterene ALLAH'IN dinine yardım edene takva azığıyla aşkı arayanlar bugünün çirkefine yüz çevirip,özdeki nuru arayanlar, Velayet'in rahmet saçan  çağrısına, kurtuluş vaad eden azametine, Vahdet merhemi olan hayat çağrısına lebbeyk diyerek düşmanı bozguna uğratın. Bırakın belamlar onları kurtaramayan afetleri ilimlerinde boğulsunlar, hayat veren çağrıya lebbeyk diyerek Ensarullah olma zamanın gelmiştir.

Kevser Şimşek