Cumartesi günü Lübnan'ı bölge medyasının manşetlerine taşıyan önemli bir olay yaşandı. 

Welayet News  - Bu olayda silahlı bir kişi Lübnan'ın Güneyindeki turistik Halde bölgesinde, bir düğün töreninde Ali Şibli adında birini hedef alarak öldürdü. Bu olayın ardından ölen kişinin cenaze töreni Pazar günü düzenlendi. Ancak katılımcılar yine kurşunlar ile hedef alındı ve sonuçta bir kaç kişi yine de hayatını kaybetti veya yaralandı.

Bu olayların ardından Lübnan Hizbullah Hareketi bir bildiri yayımlayarak  Ali Şibli'nin Hizbullah üyesi olduğunu ve onun hedef alınmasının bir kampanya sonucu olduğunu  sonuçta onun cenaze törenine katılanlardan da iki kişinin şehit düştüğünü ve bir kaç başka kişinin de yaralandığını bildirdi.  Ayrıca Lübnan'da kabineyi kurmakla görevli başbakan Necip Mikati ve Cumhurbaşkanı Mişel Avn hızlı bir şekilde bu olaylara tepki gösterip ordudan hemen durumu kontrol altına almasını ve olayın failleri ve suçlulara tepki göstermesini istediler.

 Bu olayın güvenlik ve kriminal boyutlarına ek olarak burada dikkat çeken nokta ve ele alınması gereken husus Lübnan'da bir yıl sonra parlamento seçimlerinin düzenleneceğidir. Bu yüzden bu süre içerisinde ülkenin bu tür güvenlik olaylarının yaşayacağı tahmin edilmektedir. Bu olayların ise siyonist rejimin kurduğu senaryolar sayesinde kimi bölge rejimlerinin provokatif ve finansal destekleri ile gerçekleştirileceği bilinmektedir.

Tamamen planlanmış olduğu görülen bu olayın zamanı ile ilgili ise dikkat çeken önemli husus  4 Ağustos Çarşamba gününün  Beyrut limanı patlamasının yıldönümüne yakın bir zamanda gerçekleştirilmesidir. Beyrut patlamasının ardından Lübnan'da geniş çaplı gösteriler düzenlenmiş ve bu gösterilerden bir hafta sonra da Lübnan hükümeti ve ardından Lübnan başbakanı Hasan Diyab istifa etmiş ve ülke tüm sosyal ve güvenlik boşluklara ilaveten siyasi bir boşluk da yaşamaya başlamıştı.  Son bir yıl içerisinde de Lübnan halkı medyatik ve propagandif savaşın farklı yöntemleri ve yollarına, farklı komplo ve tezgahlara tanıklık etmiş ve sonuçta belli başlı krizler ve sorunlar ile de yüz yüze kalmıştır.  Aslında bu sinsi olayların hepsinin amacı bu ülkede kaos senaryosunu hayata geçirmek olmuştur.

Bu senaryodan güdülen nihai amaç da Hizbullah ve ortaklarının  " 8 Mart Hareketi" çerçevesinde seçimlerden önce zayıflatılması olmuştur. Kimi bölgesel propagandif organların Lübnan'a karşı medyatik çalışmaları da yoğunlaşmış olmasından dolayı bu ülkede kaos çıkarma senaryosunun ciddi şekilde izlendiğini gösteriyor. Böyle bir senaryonun ilk aşamada " Lübnan Serbest Ulusal Hareketine ve cumhurbaşkanı Mişel Avn karşısında olduğu ve bir sonraki aşamada da  bu ülkede kriz yaratma yolu olarak görüldüğü söylenebilir. Sonuçta bir iç fitne ortaya çıkarılmak istenmektedir.   Böylece Mişel Avn cumhurbaşkanlıktan uzaklaştırılmak ve ardından Hizbullah'a karşı fitne çıkarılmak ve bu grubun silahsızlandırılması istenmektedir.  Bu hususta dikkat çeken bir başka önemli nokta da bu olay sonrasında Hizbullah Hareketi, cumhurbaşkanı Mişel Avn ve kabineyi kurmakla görevlendirilen Necip Mikati ve Lübnan ordusunun akıllıca davranması ve fitnenin başlamasına engel olmaları idi.

Bir diğer yandan da yaklaşık 10 ay kadar başbakansız ve hükümetsiz sorunlar ile baş etmeye çalışan Lübnan halkı artık sıkılmış durumdalar ve duruma çekidüzen verilmesini istiyorlar. Bu arada onlar dış komplolar ve dışa bağlı iç piyonların kabineyi kurmaktaki sabotajlarından da haberdar olmuşlardır.

ParsToday