Suudi-BAE Koalisyonu Ensarullah İHA'larından Niçin Endişe Duyuyor?

Cu, 31/05/2019 - 12:28

Ensarullah ve destekçilerinin, silahlı insansız hava araçlarını geniş ve eşi benzeri görülmemiş bir şekilde kullanması ve hava alanlarına ve Suudi Arabistan krallığındaki hayati öneme sahip yerlere, özellikle de güney şehirleri Cizan ve Necran'a ve Riyad'ın batısındaki petrol tesislerine yönelik saldırıları sonrasında, Yemen savaşı yeni bir aşamaya girdi.

Welayet News - Arap dünyasının tanınmış analistlerinden olan Abdulbari Atvan, Ray el-Yevm gazetesindeki baş makalesinde şunları yazdı: 

Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyon güçleri sözcüsü Turki el-Maliki'nin pazartesi akşamı, Ensarullah İHA'larının Necran ve Cizan havaalanlarını hedef alındığını açıklama girişimi, endişelerin en yüksek seviyede olduğunun göstergesiydi ve bu "terör eylemleri"nin devam edilmesi durumunda askeri harekatla karşılık verileceğini iddia etti. Turki el-Maliki devamında; "Biz hiçbir zaman, terörist eylemlerle insansız hava araçlarının sivilleri ve temel alt yapıyı hedef alınmasına sabretmeyeceğiz." dedi.

El-Maliki, patlayıcı taşıyabilen İHA kullanımındaki bu yeni gelişmeye verilen yanıtı açıklamadı. Ancak koalisyonun son beş yılda F-16 ve F-15'lerle yoğun saldırılarından sonra, bombalanmayan hiçbir askeri hedef bulunmuyordu. Her halükarda, yas meclisleri, hastaneler, okullar ve düğün kutlamaları gibi sivil hedeflerin bombalanması sınırlıdır (Ki Suudi krallığı bunları inkar etmiyor ve uluslararası baskılar nedeniyle soruşturma başlatılmıştı). Sivil hedeflerin yaygın olarak bombalanmasının, şu ana kadar dünyadaki imajını yitirmiş olan Suudi Arabistan için olumsuz sonuçları olacağını söylüyoruz ve Almanya, İspanya ve Kanada da dahil olmak üzere birçok ülke, Yemen'deki sivillere karşı kullanılmasından kaçınmak için Suudi Arabistan'a silah satmayı durdurdu.

Bomba yüklü İHA'lar, Ensarullah ve destekçilerinin elinde yeni ve güçlü bir silahtır ve dahası, cephanelikleri patlayıcı savaş başlıkları taşıyan ve yer radarlarını alt edebilen gelişmiş balistik füzelerle doludur. Bu yeni silahın gelecekte Suudi-BAE koalisyonunun sivilleri hedef almasına cevap olarak kullanılması uzak bir ihtimal değil.

Açıklama gerektirmeyen açık bir mesajla Yemen el-Mesire televizyonu, 2018'de Ebu Dabi havaalanına Yemen İHA'ları tarafından düzenlenen başarılı bir saldırının görüntülerini yayınladı. El-Mesire tarafından yayınlanan görüntüler arasında Abu Dabi havaalanını hedef alan ve saldıran İHA'nın saldırı anı yer alıyor. Bu görüntülerde, Abu Dabi terminaline ve havaalanına saldırının ardından meydana gelen hasar gayet açık görünüyor. Ancak daha tehlikeli olan, bu görüntülerin havaalanının içine yerleştirilmiş kameralarla çekilmesidir ve bu da ciddi bir güvenlik ihlali olduğunu gösteriyor.

Ensarullah'a bağlı Yemen Yüksek Devrim Konseyi Başkanı Muhammed Ali el-Husi, Suudi Arabistan'da, Birleşik Arap Emirlikleri'nde ve Yemen'de 300 hedefin belirlendiğini ve Yemen'e karşı savaş devam ederse yakın gelecekte bunların hedef alınacağını belirtti. 

El-Husi, bu hedeflerin ayrıntısı hakkında açıklama yapmadı; ancak Yemen kaynakları, uluslararası havaalanlarının, su arıtma tesislerinin, rafinerilerin ve enerji santrallerinin bu hedefler arasında olduğunu açıkladı. Bu, açıklama gerektirmeyen gerçek bir siyasi ve ekonomik felaket anlamına gelir.

Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyon güçleri sözcüsü Turki el-Maliki, koalisyon güçlerinin Babü'l Mendep Boğazı ve Kızıldeniz'in güneyinde Ensarullah tarafından gerçekleştirilen 35’ten fazla saldırıyı etkisiz hale getirdiğini açıkladı. Bu ciddi bir itiraftır, ki 5 milyon varil petrol ihracatını aşan dünyanın bu hassas bölgesinde uluslararası taşımacılık tehdidini ortaya çıkarmaktadır.

Ateşkes için Stockholm anlaşmasına geri dönmek ve uzlaşılmış siyasi bir çözüme ulaşmak için ciddi müzakerelere başlamak, durumu sakinleştirmenin ve gerginliğin ve kan dökmenin ölçüsünü azaltmanın en iyi yoludur. Özellikle savaş, artık Yemen sınırlarıyla sınırlı değil ve en zayıf tarafın bile çok fazla gücü var. Öyle ki koalisyona acı veren bir cevap verebilir ve güvenlik, istikrar ve ekonomik kalkınmalarına ciddi oranda zarar verebilir.

Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian, Yemen'deki savaşı "kirli bir savaş" olarak nitelendirdiğinde, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'den bu savaşı sonlandırmalarını talep ediyor; bu istek veya öneri dikkate alınmalıdır. Çünkü bu istek, bu iki ülkenin müttefiği ve en önemli silah kaynaklarından biri olan bir ülkeyi temsil eden birisi tarafından gündeme getirildi. O kısaca şöyle dedi: "Bardak o kadar doldu ki taşıyor."

Yemen'deki savaşın devam etmesi artık Suudi Arabistan ve BAE'nin çıkarına değil ve sonuç ciddi oranda tersine döndü. Zayıf taraf artık aynı değil ve asgari hasar verebilmesinin yanında, yıkıcı ve acı verici bir savaş başlatabilir, ki bu aynı zamanda çok sayıda askeri, maddi, insani ve manevi maliyetleri beraberinde getiriyor.

Hiçbir ülke, Yemen tarihinde Yemen'e askeri müdahale ederek oradan zaferle ayrılmamıştır ve Suudi-BAE koalisyonunun istisna olduğuna inanmıyoruz. Bunun aksini söyleyen abartıyorlar... Suudi ailesinin kurucusu Abdulaziz bin Suud'un anıları bunun kanıtıdır. 

alinti yazilar: 


Yeni yorum ekle