Yemen’in Doğusunda Neler Yaşanıyor?

Ct, 06/12/2025 - 13:05

Hadramut ve el-Mehra’daki gelişmeler, Yemen’in doğusunun güç dengelerinin yeniden çizilmesinin eşiğinde olduğunu gösteriyor. Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) desteklediği Güney Geçiş Konseyi, stratejik ve petrol zengini bölgeleri kontrolü altına almayı başarmış durumda.

Welayet News - Son günlerde Yemen’in doğusunda, özellikle Hadramut ve el-Mehra vilayetlerinde yaşanan gelişmeler, hızlı ve benzeri görülmemiş değişimlere sahne oldu. Coğrafi olarak Yemen’in en büyük, doğal kaynaklar bakımından ise en zengin bölgeleri sayılan bu vilayetler, son haftalarda BAE destekli Güney Geçiş Konseyi güçlerinin askeri ilerleyişi ve buna paralel olarak Suudi Arabistan’a bağlı yerel kabilelerin tepkilerine tanıklık etti.

Bu değişimleri önemli kılan şey, ülke çapındaki siyasi gelişmelerle aynı zamana denk gelmesi ve bu durumun Yemen’in güney ve doğusundaki güç haritasını yeniden şekillendirme potansiyeline sahip olmasıdır.

Gerginlikler nereden başladı?

Birkaç gün önce, krizin tırmanmasından hemen önce Hadramut yeniden bir gerilimin eşiğine gelmişti. İlk kıvılcım, Güney Geçiş Konseyi’ne bağlı ve “Ebu Ali Hadrami” tarafından komuta edilen milislerin, Hadramut’un merkezi olan liman kenti Mukalla’da askeri hareketliliğe başlamasıyla ortaya çıktı.

Yerel kaynaklara göre bu hareketlilik, Hadramut’un BAE yanlısı valisi “Mabhut bin Madi”nin Riyad’da bulunan Başkanlık Konseyi Başkanı “Reşad el-Alimi” tarafından görevden alınmasının hemen ardından yaşandı.

Bu adım, Abu Dabi ve ona bağlı güçleri öfkelendirdi ve gerginliği artırdı. Yemen’in petrol kaynaklarının kalbi olan Hadramut, daha önce de “Amr bin Habriş” liderliğindeki yerel kabileler ile Güney Geçiş Konseyi güçleri arasında çatışmalara sahne olmuştu. Geçmişte Hadramut kabileleri, Geçiş Konseyi güçlerini petrol sahalarından çıkarmayı başarmıştı. Ancak bu kez dengeler tamamen değişmiş ve Konsey planlı bir şekilde ilerlemeye başlamıştı.

Suudi Arabistan- BAE rekabeti: Krizin asıl nedeni

Bu gelişmelerin perde arkasında, Yemen’in güney ve doğusunda kontrol için Suudi Arabistan ile BAE arasındaki doğrudan rekabet bulunuyor. Yemenli analist Fares el-Humeyri’ye göre iki ülke, Yemen savaşında aynı koalisyonda yer almalarına rağmen tamamen farklı hedefler güdüyor.

BAE yıllardır Güney Geçiş Konseyi’ni örgütleyip silahlandırarak “bağımsız bir Güney” projesini desteklerken, Suudi Arabistan Yemen’in birliğini koruma hedefiyle Hadramut kabilelerini silahlandırıp güçlendirdi.

Bugün Hadramut, her iki ülkenin kendi vekil güçlerini sahaya sürdüğü doğrudan rekabetin merkezine dönüşmüş durumda ve bu rekabet artık kontrolden çıkmaya başlamış görünüyor.

Güney Geçiş Konseyi’nin hızlı ilerleyişi

Geçiş Konseyi güçleri ile Hadramut kabileleri arasındaki çatışmaların durdurulmasına yönelik girişimler başarısız olunca, Konsey kapsamlı bir operasyon başlattı. Yerel kaynaklar, el-Ahbar gazetesine verdikleri bilgilerde, Konsey güçlerinin Hadramut sahil hattı boyunca hareket ederek önce Siyun ve Tarem çevresine ulaştığını, eş zamanlı olarak farklı noktalardan destek birliklerinin Sah kentine yöneldiğini aktardı. Bu koordineli hareketler, planlı ve geniş çaplı bir askeri operasyonun göstergesiydi.

“Şebve Savunma Güçleri”ne bağlı tugaylar, Wajdi Baoum’un komutasında Dawan ekseninde ilerledi. Abyan vilayetinden gelen onlarca zırhlı araç ise Hadramut’un en önemli petrol bölgelerinden biri olan stratejik Kuşa’ya doğru hareket etti.

Operasyonun dikkat çekici yanlarından biri, Geçiş Konseyi güçlerinin el-Hadba bölgesini baypas ederek çatışmaya girmeden petrol sahalarına yakın güzergâhlardan ilerlemesiydi. Bu durum, Hadramut kabilelerinin fiilen yalnız bırakıldığını ve Suudi Arabistan’ın desteğini geri çektiğini gösteriyordu.

Siyun’un düşüşü: Suudi Arabistan’a stratejik darbe

Güney Geçiş Konseyi sonunda Hadramut’un merkezi olan stratejik Siyun şehrinin tamamen kontrol altına alındığını duyurdu. Buna cumhurbaşkanlığı sarayı ve Siyun uluslararası havalimanı da dahil.

Yerel kaynaklara göre bu gelişme, Yemen’in doğusundaki güç dengesini değiştirdi ve Suudi Arabistan’ın Hadramut’taki son nüfuz direğini sarstı.

Birinci askeri bölgenin kırmızı çizgilerden ve sonuna kadar direnişten bahseden açıklamalarına rağmen, ilerleyişi durduramadığı ve bu bölgenin düşmesinin Geçiş Konseyi’nin Hadramut vilayeti üzerinde tam hakimiyet kurduğu anlamına geldiği bildirildi. Bu durum Güney’in ayrılması planının yakın bir zamanda uygulanabileceğini de mümkün kılıyor.

Suudi Arabistan geri mi çekiliyor?

Hadramut’tak aşiretlerin beklentilerinin aksine, Suudi Arabistan onlara kapsamlı bir pratik destek sağlamadı ve  'Dera' el Vatan' (Ulusun Kalkanı) adı altında kurup eğittiği ve ağırlıklı olarak aşırılık yanlısı Selefilerden oluşan birliğe odaklandı. Bazı analistler bu durumu Yemen'ın doğusundaki güç dengesi için önemli jeopolitik sonuçlar doğurabilecek yeni gerçekliğin kabul edilmesi olarak görüyor. El Cezire televizyonuna konuşan Fares el-Humairi, “Suudilerin geri adım atması ya BAE için yeşil ışık yakma anlamına geliyor ya da Güney Geçiş Kuvvetleri'nin ilerleyişini önleme gücüne sahip olmadığını gösteriyor” dedi.

El-Mehra vilayeti; BAE projesi'nde bir sonraki adım

Hadramut'ta gerginlikler sürerken, Perşembe sabahı eşi benzeri görülmemiş bir gelişme yaşandı: Yemen’in güneyindeki Geçiş Konseyi’ne bağlı güçler, El-Mehra eyaletindeki önemli noktaların kontrolünü alarak, özellikle El-Gayda şehir merkezi, Nashiton Limanı, El-Gayda askeri komutanlığı, 137. Piyade Taburu ve bölgedeki tüm askeri üslere ve güvenlik noktalarına hakim oldu.
Bu gelişmeler, Suudi Arabistan'ın Tuğgeneral Muhammed Ubeyd el-Kahtani başkanlığındaki bir güvenlik heyetini Hadramut'a gönderip çatışmanın önlenmesi gerektiğini vurgulamasının hemen ardından yaşandı. Hatta el-Kahtani, "Asıl mücadele Hadramut'ta değil, Ensarullah'a karşı olmalı" dedi. Ancak siyasi analistler, bu mesajı BAE ve Geçiş Konseyi için örtülü bir yeşil ışık olarak görüyor. Gelişmeleri yakından takip eden kaynaklar ise, Geçiş Konseyi’ne bağlı güçlerin El-Mehra'daki kilit bölgelerin kontrolünü ciddi bir engel olmadan ele geçirebildiğini vurguluyor.

Aşiretler yalnız bırakıldı

Hadramut aşiretleri, özellikle de Amr bin Habriş liderliğindeki Hadramut Aşiret İttifakı, son gelişmelerde önemli bir rol oynadı. El Cezire'ye göre, direniş çabalarına rağmen bu ittifakın askeri kapasitesi sınırlıydı ve güneydeki Geçiş Konseyi’ne bağlı güçlerden daha zayıftı. Hadramut Aşiret İttifakı güçleri, El-Mesilah petrol sahaları gibi bazı enerji sahalarını kısa süreliğine kontrol altına alabildi, ancak Geçiş Konseyi'nin koordineli ilerleyişi ve Suudilerin destek sağlamaması bu direnişin başarısız olmasına yol açtı.

Ekonomik çöküş

Gerilimle birlikte petrol üretimi tamamen durdu. Elektrik santralleri yakıt yetersizliği nedeniyle kapanırken, Hadramut ve Mehra halkı ciddi elektrik ve yakıt krizleriyle karşı karşıya kaldı.
Siyasi sonuçlar
Uzmanlara göre Güney Geçiş Kuvvetleri'nin ilerleyişi devam ederse, BAE destekli bağımsız Güney devleti fiilen ortaya çıkacak. Bu süreç, yalnızca Yemen’in bölünmesini değil, Kızıldeniz-Arap Denizi-Umman Denizi eksenindeki jeopolitik dengeleri de derinden etkileyecek.

Sonuç

Hadramut ve El-Mehra'daki gelişmeler, doğu Yemen'in güç sınırlarını yeniden çizmenin eşiğinde olduğunu gösteriyor. BAE destekli Güney Geçiş Konseyi, petrol sahaları ile stratejik bölgelerin kontrolünü ele geçirebildi ve El-Mehra'da çatışmasız ilerleme, gizli bir koordinasyon ve Suudi desteğinin eksikliğini gösteriyor. Buna karşılık, yıllarca Riyad'ın doğu Yemen'deki nüfuzunun ana dayanağı olan Hadramut aşiretleri, artık zayıf durumda ve yalnız bırakıldı.
Bu durum, Suudi Arabistan ve BAE arasında bölgesel bir rekabet ortamı yaratmakta ve önümüzdeki yıllarda Güney ve Doğu Yemen'in siyasi ve askeri gidişatını belirleyebilir. Mevcut durum devam ederse, Yemen'in güneyinde güç paylaşımı kesinleşecek ve bölgenin jeopolitik denklemlerinde de köklü değişiklikler yaşanacak.

Tags: 


Yeni yorum ekle