ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Barrack, HTŞ'nin, İran Devrim Muhafızları ve Hizbullah'a karşı işbirliğini artırarak katkı sağlayacağını açıkladı. Açıklamaya göre Türkiye, ABD ve HTŞ arasında planlanan işbirliği kapsamında SDG’nin yeni Suriye yapısına entegrasyonu, bölgesel ilişkilerin yeniden tanımlanması ve ateşkesin desteklenmesi hedefleniyor.

Welayet News  - ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi ve ABD Başkanı Donald Trump’ın yakın dostu Thomas Barrack, bu sabah (Perşembe) X hesabında, Suriye'de rejimin başında olan Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) örgütünün bölgesel rolü üzerine bir açıklama yaptı.

Barrack, ''Şam yönetimi, artık IŞİD, İran Devrim Muhafızları (DMO), Hamas, Hizbullah ve diğer terör örgütlerinin izlerini ortadan kaldırma mücadelesinde aktif destek sağlayacak ve barışın güvence altına alınması için küresel çabanın sadık bir ortağı olacaktır.'' dedi. 

Barrack’ın ‘sadık ortak’ diye söz ettiği Colani, el-Kaide’nin Suriye kolu olarak faaliyet gösteriyordu. Nusra Cephesi, ABD’nin de dahil olduğu tüm dünya ülkeleri tarafından terör örgütü ilan edilince 2016 yılında adını ‘Şam’ın Fethi Cephesi’ olarak değiştirdi. 2017 yılında ise el-Kaide türevi başka örgütlerle birleşerek Heyet Tahrir Şam (HTŞ) adını aldı. HTŞ de Amerika’nın da dahil olduğu çok sayıda ülke tarafından terör örgütü listesine alınmıştı.

Senatör Rubio, Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve HTŞ'nin sözde 'dışişleri bakanı' Esad Şeybani ile gerçekleştirilen kritik üçlü toplantıda, ABD-Türkiye-HTŞ işbirliğinin bir sonraki aşamasının planlandığını kaydeden Barrack, bu kapsamda Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) yeni Suriye’nin ekonomik, savunma ve sivil yapısına entegrasyonu, Türkiye-HTŞ-İsrail ilişkilerinin yeniden tanımlanması ve İsrail-Hamas ateşkesini destekleyen işbirliğinin derinleştirilmesi ile Lübnan sınırındaki çeşitli meselelerde ilerlemenin hedeflendiğini de belirtti.

Barrack'ın açıklaması şu sözlerle devam etti:

''Türkiye’nin bu süreçteki özverili ve kesintisiz rolü, duvarların yıkıldığı yerde köprüler kuran sessiz ve kararlı diplomasinin somut göstergesidir. Katar, Suudi Arabistan ve Türkiye’nin desteklediği bu genişleyen ittifak, bölgenin tüm etnik, dini ve kültürel bileşenlerini kapsayan güçlü bir Suriye ulusunun yeniden doğuşunun sihirli reçetesidir. Başkan Trump’ın liderliğinde şekillenen yeni yönelim, “önce güvenlik, sonra refah” ilkesine dayanıyor.''

HTŞ'ye 'gerçek anlamda bir şans vermenin' Sezar Yasası yaptırımlarının tamamen kaldırılması olduğunu ekleyen Barrack, Kongre’yi bu adımı atmaya çağırdı.

Açıklamada, bu hafta gerçekleşen ''samimi ve kapsamlı'' görüşmede, Trump ile Colani'nin, ''uzaklaşmanın yerini diyaloğa bırakması gerektiği konusunda ortak bir kararlılık ortaya koyduğu'' vurgulandı.

Barrack'ın açıklaması şu sözlerle son buldu:

''Unutulmaz bir haftaydı. Şimdi artık Suriye halkının hem de bölge komşularının sadece hayatta kalmasını değil, gelişmesini sağlamak için güçlü bir son itişe ihtiyacımız var.'' (YDH)