İsrail Parlamentosu (Knesset), Siyonizm karşıtı eylemlerde bulunduğu iddia edilen Filistinli esirlerin idam edilmesini öngören yasa tasarısının ilk okumada onaylandığını duyurdu.

Welayet News  - Oylamada 39 milletvekili tasarıya “evet” oyu verirken, 16 milletvekili “hayır” oyu kullandı.

Aşırı sağcı İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, uzun süredir İsrail hapishanelerindeki Filistinli esirlerin idam edilmesi çağrısında bulunuyordu. Ben-Gvir, yasa tasarısının ilk onayının ardından Knesset genel kurulunda tatlı dağıtarak bu gelişmeyi kutladı.

Ben-Gvir daha önce partisinin, söz konusu yasa gündeme alınmadıkça koalisyonun diğer tasarılarına destek vermeyeceğini açıklamış ve Likud Partisi ile yaptığı koalisyon anlaşmasının, idam cezası yasasının uygulanmasına dair açık bir taahhüt içerdiğini vurgulamıştı.

Knesset ayrıca, muhalefetteki Yisrael Beyteynu Partisi milletvekili Oded Forer tarafından sunulan paralel bir yasa tasarısını da onayladı. Bu durum, hükümet koalisyonu ile muhalefet arasında, İsrail hapishanelerindeki Filistin direniş hareketlerine yönelik daha fazla ve kanlı suçların işlenmesi konusunda herhangi bir görüş ayrılığı bulunmadığını gösterdi. İsrail basınında yer alan haberlere göre, bu tasarı oturumun sonuna alınarak, muhalefetteki Yeş Atid Partisi milletvekillerine oylama sırasında genel kuruldan ayrılma fırsatı verildi.

Her iki tasarı da, nihai oylamadan önce Knesset’in Ulusal Güvenlik Komitesi’ne sevk edildi. Komiteye, Ben-Gvir’in liderliğini yaptığı Otzma Yehudit Partisi’nden bir milletvekili başkanlık ediyor.

Knesset’in bu adımı, işgal rejiminin Ulusal Güvenlik Komitesi’nin söz konusu yasa tasarısını Başbakan Binyamin Netanyahu’nun doğrudan desteğiyle onaylamasından bir hafta sonra geldi.

Öte yandan Filistinli insan hakları kuruluşları, tasarının yasalaşmasının İsrail hapishanelerinde “toplu infazlara” yol açacağı uyarısında bulundu. Açıklamalarda, İsrail’in “yıllardır fiilen çeşitli yöntemlerle infazları uyguladığı” vurgulandı.

Filistin İslami Direniş Hareketi (Hamas), tasarının kabul edilmesini “işgal rejiminin faşist yüzünün bir göstergesi” olarak nitelendirirken, Filistinli Esirleri Savunma Merkezi, bu kararın “şimdiye kadarki en kanlı sonuçlara yol açabileceği” uyarısında bulundu.