İran Filistin Meselesi Nedeniyle Amerika’nın Saldırısı Altındadır

Pt, 17/06/2019 - 17:18

Filistin İslami Cihad Hareketi Siyasi Büro üyesi, Arap uzlaşı rejimlerine Manama’da düzenlenecek olan zirveye katılmamaları çağrısında bulunarak, bu zirvenin ve Yüzyılın Anlaşması komplosunun rezil bir şekilde başarısız olacağını vurguladı.

Welayet News - Filistin İslami Cihad Hareketi Siyasi Büro üyesi Şeyh Nafız İzam, “Biz Bahreyn’deki ekonomi zirvesinin ve Yüzyılın Anlaşması planının rezil bir şekilde başarısızlığa uğrayacağından eminiz” dedi.

 İran’ın Filistin meselesi nedeniyle hedef alınması

Şeyh Nafız İzam, İran İslam Cumhuriyeti’nin duruşunu takdir ederek, İran’ın, Filistin meselesine yönelik duruşundan dolayı Amerika’nın saldırılarına maruz kaldığını vurguladı.

Filistin İslami Cihad Hareketi üyesi şu ifadelerde bulundu: ‘İran'la Araplar arasındaki istikrarlı ve dengeli bir ilişki, bölgenin ve İslam ümmetinin çıkarınadır ve ABD’nin politikalarına karşı çıkmaya yardımcı olacaktır.

İran aleyhindeki suçlamalar, Amerika ve İsrail’in art niyetini göstermektedir ve bu ülkeye yönelik savaşın nedeninin, İran’ın Filistin meselesine yönelik duruşu ve bağımsızlık konusundaki ısrarı olduğu çok açıktır.

Bu bölge, Amerika ve İsrail’in tamah ettiği bir bölgedir ve İran, Araplar ve Türkiye arasında bir birlik sağlanmadığı sürece halkımızı savunamayız ve hiç şüphesiz bu birlik bölgenin yararınadır.

Arap ülkeleri İran’a karşı duruşlarını yeniden gözden geçirmelidir.’

Öte yandan Şeyh İzam, Filistin Yönetiminin Bahreyn’deki ekonomi zirvesi ve Yüzyılın Anlaşması karşısındaki duruşunun olumlu olduğunu belirtti.

Filistin İslami Cihad Hareketi Siyasi Büro üyesi, Gazze Şeridi'ndeki ateşkes konusundaki son görüşmeler hakkında şu ifadelerde bulundu: ‘Gazze Şeridi'ndeki Filistinli gruplar sözlerinde kararlılar ve arabulucular vasıtasıyla (Mısır, Birleşmiş Milletler ve Katar) İsrail tarafıyla yapılan anlaşmaya uyuyorlar, ancak işgalciler bu konuda zaman kazanmaya çalışıyor ve gecikmelerde bulunuyorlar. Geçtiğimiz günlerde yaşanan olay, işgalcilerin anlaşmayı uygulamayı ertelemesiydi, ancak arabulucuların (Mısır ve Katar) ve BM’nin Gazze Şeridi'ndeki temsilcisinin müdahalesi, işgalcilerin Katar mallarının Gazze Şeridi'ne alınmasına zorlanmasına yardımcı oldu.

Anlaşmalar ışığında, Gazze Şeridi'ne yapılan yardımın, Gazze’nin Batı Şeria’dan ayrılmasını güçlendirecek bir durum olarak algılanacağını düşünmüyoruz, böyle bir durum yok. Gazze Şeridi'nde bir sorun var ve bunun çözümü için çaba gösteriliyor ve bu, siyasi programlardan farklı bir konu. Gazze Şeridi'ndeki herkes Gazze Şeridi'ni Batı Şeria'dan ayırmaya veya Filistin meselesinin çöküşüne yönelik herhangi bir girişime karşı çıkıyor.’

Şeyh Nafız İzam, Siyonist Rejim Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun Gazze Şeridi’ne kapsamlı bir saldırı düzenlenmesi talebi ile ilgili olarak şunları söyledi: ‘İsrail asla bizim halkımızın iyiliğini istemiyor ve yapılan anlaşmalara isteksizce ve zorla katılıyor ama biz, herkesin de doğal hakkı olan, halkımızın yaşama hakkını savunuyoruz.’

Arapların Bahreyn Zirvesine katılması

Şeyh İzam, bazı Arap ülkelerinin Manama’daki Filistin karşıtı zirveye kesin olarak katılma kararının üzücü ve esef verici olduğunu belirterek şunları söyledi: ‘Bir Arap ülkesinin, amacı Filistinlileri sırtından bıçaklamak ve Filistin davasını ortadan kaldırmak olan bu konferansa ev sahipliği yapması caiz değildir.

Arap ülkelerinin tutumlarını yeniden gözden geçirmeleri için hala fırsat var. Amerika’nın yönettiği bu zirveye hiçbir Arap ülkesinin katılmamasını umut ediyorum. Bütün Arap ülkeleri duruşlarını yeniden gözden geçirmelidir. Çünkü bu zirveye katılmak, Siyonist rejime, Filistin halkına karşı saldırılarını ve kuşatmalarını daha da arttırma ve Donald Trump başkanlığında Amerika’ya da Filistin davasını ortan kaldırmak için adım atma fırsatı verecektir.’

Lübnan’daki Filistinli mültecilerin durumu

Filistin İslami Cihad Hareketi Siyasi Büro üyesi, Lübnan’daki Filistinli mültecilerin kamplardaki zor yaşam şartları hakkında şunları söyledi: ‘Lübnan’daki kamplar konusu çok acı verici bir konudur. Filistinli mülteciler çok zor ve umutsuzluk içinde yaşıyorlar ve İslami Cihad ve Lübnan Hareketi Genel Sekreteri ile yapılan bütün görüşmelerde mültecilerin durumu masaya yatırılan ilk konulardan biri.

Lübnan’da bazı kardeşlerimizin ve diğer hareketlerin mültecilerin durumlarını iyileştirmeye yönelik çabaları gerçekten de takdire şayan. Biz Lübnan’a on binlerce Filistinliye ev sahipliği yaptığı için teşekkür ediyoruz ama durumun bu şekilde devam etmesi doğru değildir.’

 



Yeni yorum ekle