Düşman tefrika çıkartarak hak ehline yenilgi ve sultayı dayatır

Cu, 08/02/2019 - 11:49

Ayetullah Misbah Yezdi, şeytan ve düşmanın ihtilaf çıkartmak suretiyle hak ehline yenilgi ve sultayı dayattığını belirterek, düşmana karşı birliğin önemini vurguladı.

Welayet News - İmam Humeyni (r.a) Eğitim ve Araştırma Enstitüsü Başkanı Ayetullah Misbah Yezdi, ahlak dersi celesesinde, çoğunluğun zorunlu olarak bir grubun veya düşüncenin hakkaniyetine delil olmadığını ifade ederek, “Ekseriyete tabi olmanın kendi başına hiçbir hücciyeti bulunmuyor, peygamberler risaletlerini yerine getirirken halkın ekseriyeti onların hareketine muhalifti. Kuran’ı Kerim’in birçok ayetinde çoğunluğun görüşünü kendileri için ölçü alanlar kınanmışlardır” dedi.

“Ekseriyete tabi olmak gerçeğin keşfine giden bir yol değil” diyen Kum İlim Havzası Müdderisler Camiası üyesi, şunları belirtti: “Cahil kimsenin alime müracaat etmesi gerekir diye bir akli ilke vardır, yine insan uzman kişiler arasında en iyi bilen kimse ona gider, tıpkı daha deneyimli ve usta doktora gittiği gibi. Aynı şey dini konularda da geçerlidir ve ‘taklit’ adı altında gündeme gelir. Eğer insan e’lem (en alim) olarak teşhis ettiği fakihi taklit ederse ve o fakihin görüşü gerçeğe mutabık olmazsa Allah insanı sorgulamaz. Kimileri bazen sapık bir görüşe tabi olurlar, kendileri için bir dükkan ve tezgah kurarlar ve bazen dinin olmazsa olmazlarını inkar edecek kadar ileri giderler”.

Ayetullah Misbah Yezdi, konuşmasının diğer bir bölümünde, şeytan ve düşmanın hak ehlini mağlup edip onlara musallat olmak için en iyi yolunun tefrika çıkarmaktan geçtiğini bildiğini ifade ederek, “Düşman ihtilaf çıkartır ki hak ehli dağılsın ve direnme gücü olmasın, o yüzden rahatlı onlara musallat olur” dedi.

Ayetullah Misbah Yezdi, şöyle konuştu: “Bugün de aynı sorunlarla karşıkarşıyayız. Eğer bir kimse dine muhalif olur ve kendinden bir görüş ibda’ ederse ileri sürdüğü görüşün batıl olduğunu anlamak mümkündür. Çoğu zaman kendilerini hak taraftarı olarak gösterenler batılı terviç ederler ki onlara karşı koymak kolay değildir”.

Kum İlim Havzası Üstadı, sapık grupların ortya çıkış nedenine işaretle, “Bu mesele, çeşitli boyutları ve değişik etkenleri bulunan ve incelenmesi gereken bir meseledir. İnhirafa düşmemek için ve farkında olmadan tefrikanın, inhirafın neden olmamak için dikkatli olmamız gerekir” diye anımsattı.

“Sapıklığın ortaya çıkaran etkenlerden biri cehalet ve bilgisizliktir” diyen Ayetullah Misbah Yezdi, “Çocukları baştan itibaren tefekkür ve teakkul ehli olacak şekilde eğitilmeleri gerekir. Hakikati bilme yolu olan akıl takviye edilmelidir. Bu hususta zaafiyet içinde olanlar sapık hainlerin hedefi olurlar ve öncelikle fikri açıdan zayif olan sınıf saldırıya maruz kalırlar, safsata ve temelsiz gerekçelerle onları aldatırlar ve akletme güçleri olmadığı için aldanırlar” ifadesini kullandı.

“İnsanın kendi saadetinin yolunu bilmesi için Allah Teala’nın gösterdiği diğer bir yol da vahiy yolu olduğunu” belirten Ayetullah Misbah, “İnsan aklının pek çok meseleyi kavrayamadığını ve bu yüzden Allah Teala’nın vahiy yolunu insanın önüne koyduğunu” söyledi.

Ayetullah Misbah, sözlerini şöyle sürdürdü: “Cehaletin yanı sıra kişisel tarzlar ve istekler de sapıklığın etkenlerindendir. Bazen insan kendi tarz ve isteğinin şer’i hükme aykırı olduğunun fakındadır, ki bu durumda insanın inhirafı kesinleşir ve şeytanın müridlerinden olur, hatta başkanlarını iğva eder. Bazen de bu istekler o denli yumuşak olur ki insan kendini hakkın arkasından gittiğini düşünür ama kendi isteklerinin peşindedir”.

“Şöret, makam, mevki ve dünya sevgisinin  insanda şiddetlenmesi halinde insanın düşüncesini etkilediğini” vurgulayan İmam Humeyni (r.a) Eğitim ve Araştıma Enstitsüsü başkanı, “İnhiraf ve sapıklıkların önemli etkeninin nefsani güdüler olduğunu” söyledi.    

          

Çev:Mehmet Gönül

Welayet News 

Tags: 


Yeni yorum ekle