Halep'te YPG kontrolündeki iki mahallenin HTŞ tarafından kuşatıldığı belirtilirken, bölgeden çatışma sesleri geldiği ifade ediliyor.

Welayet News  - Suriye'nin Halep kentindeki Şeyh Maksud ve Eşrefiye mahalleleri uzun süredir YPG kontrolü altındaydı.

Kürtlerin yoğun yaşadığı bu iki bölgenin HTŞ yönetimindeki güvenlik güçleri tarafından kuşatıldığı haberleri sonrası halk sokağa döküldü.

Rudaw'da yer alan habere göre, HTŞ güçleri sokağa dökülen halkı dağıtmak için göz yaşartıcı gaz kullandı.

Mezopotamya Ajansı, saldırılar sırasında en az 15 kişinin yaralandığını, hayatını kaybedenlerin olduğunu dile getirdi.

Habere göre, Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Deyrezzor'dan Halep'e kadar uzanan bölge için seferberlik ilan etti.  

Öte yandan Rudaw'ın SANA’dan aktardığı habere göre, YPG'nin güvenlik kontrol noktalarını hedef alması sonucu İç Güvenlik Güçleri'nden bir kişi öldü, üç kişi de yaralandı.

Anadolu Ajansı da Halep'te SDG ile HTŞ'ye bağlı güvenlik güçleri arasındaki çatışmaları "şiddetli çatışmalar" diye duyurdu.

HTŞ: SDG yeni nokta ve köylerin kontrolünü ele geçirme girişimlerinde bulundu

HTŞ yönetimine bağlı Suriye Savunma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada bölgedeki hareketliliğinin "SDG'nin sivillere, ordu ve güvenlik güçlerine tekrarlanan saldırıları yeni nokta ve köylerin kontrolünü ele geçirme girişimleri" sonrası yapılan "yeniden konuşlanma planının bir parçası" olduğu öne sürüldü. "10 Mart mutabakatına bağlıyız ve askeri operasyon niyetimiz yok" denildi.

SDG ise Şam hükümetine ait kontrol noktalarını hedef aldıkları iddialarını yalanladı, yaşananların “Şam hükümeti gruplarının sivil halka yönelik tekrarlanan saldırılarının bir sonucu olduğu” açıklamasını yaptı.

Halep’te yaşananlara ilişkin Suriye Savunma Bakanlığı Medya ve İletişim Dairesi'nden yapılan açıklamada, güvenlik güçlerinin “Suriye'nin kuzey ve kuzeydoğusundaki çeşitli cephelerdeki hareketlerinin, bir yeniden konuşlanma planının parçası olduğu” kaydedildi.

Rudaw’ın aktardığına göre açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Bu durum, Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) sivilleri, ordu ve güvenlik güçlerini hedef alan tekrarlanan saldırılarının ve yeni nokta ve köylerin kontrolünü ele geçirme girişimlerinin ardından geldi. 10 Mart mutabakatı'na bağlıyız ve askeri operasyon niyetimiz yok. Ordu bugün, sivillerin can ve mal güvenliğini, ordu ve güvenlik personelinin can güvenliğini SDG'nin tekrarlanan saldırılarından koruma sorumluluğunu yerine getiriyor.”

SDG: Yaşananlar Şam hükümeti gruplarının sivil halka tekrarlanan saldırılarının sonucu

SDG ise, bazı basın organlarında yer alan "Halep'in Eşrefiye ve Şeyh Maksud mahalleleri çevresindeki Şam hükümetine ait kontrol noktalarını hedef aldıkları" iddialarını kesin bir dille yalanladı. DSG, 1 Nisan anlaşması uyarınca bölgeden çekildiklerini ve bu iddiaların tamamen asılsız olduğunu belirtti.

SDG Medya Merkezi tarafından yapılan açıklamada, Eşrefiye ve Şeyh Maksud mahallelerinde yaşananların, “Şam hükümeti gruplarının sivil halka yönelik tekrarlanan saldırılarının bir sonucu olduğu” belirtildi.

Açıklamada, bölgede sıkı bir güvenlik ve insani ablukanın uygulandığı, yardım ve tıbbi malzemelerin kesildiği, çok sayıda sivilin kaçırıldığı ve kontrol noktalarında sürekli tacizlerin yaşandığı kaydedildi.

Son olarak, mahallelerin çevresine toprak setler çekilerek ablukanın derinleştirildiği ifade edildi.

Açıklamada, Suriye hükümeti güçlerinin tank ve zırhlı araçlarla mahallelere sızmaya çalıştığı, yerleşim yerlerinin havan topları ve insansız hava araçlarıyla hedef alındığı bildirildi.

Bu saldırılar sonucunda siviller arasında can kayıpları ve büyük maddi hasarlar meydana geldiği kaydedilen açıklamada, “bu uygulamaların halkı kışkırttığı” ve mahallelerdeki İç Güvenlik Güçleri ile birlikte kendilerini savunmaya ittiği ifade edildi.

Açıklamada ayrıca, İç Güvenlik Güçleri'nin sivilleri koruma, güvenlik ve istikrarı sağlama görevini yerine getirdiği belirtildi.

SDG, “boğucu ablukanın devam etmesi, sivillere yönelik sistematik ihlaller ve bölgedeki istikrarı tehdit eden son tehlikeli tırmanış”tan Şam hükümetini tamamen sorumlu tuttu.

Bu eylemlerin “Şam hükümetinin insan hayatına ve onuruna yönelik kasıtlı saygısızlığını ortaya koyduğu” ifade edildi.

SDG'den uluslararası kuruluşlara çağrı

SDG', uluslararası ve insani yardım kuruluşlarını, ablukayı sona erdirmek ve “sivillere yönelik sistematik saldırı ve tacizleri durdurmak için acil ve etkili bir şekilde harekete geçmeye” çağırdı.

SOHR: Ağır silahlar, intihar dronları kullanıldı

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) ise, Suriye Savunma Bakanlığı'na bağlı güçlerin mahallelerin çeşitli bölgelerine ağır ve orta makineli tüfeklerle ateş açtığını, güvenlik güçleri ile yerel asayiş arasında çatışmalar yaşandığını aktardı. 

SOHR ayrıca, intihar dronlarının (İHA) kullanıldığını, bombardıman ve çatışmalar devam ederken Şeyh Maksud Mahallesi'nde internet ve iletişim ağlarının tamamen kesildiğini bildirdi.