“ABD’nin Lübnan ve bölge halkına refah ve güvenlik vaatleri tamamen yalandır. Siyonistlerle yüzleşmekten başka seçeneğimiz yoktur. Siyonistlerin direniş karşısında sahada elde edemediğini, Amerikalılar siyasetle de kazanamaz”

Welayet News  - Lübnan Parlamentosu’ndaki “Direnişe Sadakat” Fraksiyonu’nun kıdemli üyesi Hüseyin Ceşi, dün gece ülkesindeki son gelişmelere ilişkin yaptığı açıklamada, “Siyonist düşmanla mücadele, hepimiz için kaçınılmaz bir kaderdir” ifadelerini kullandı. Ceşi, İmam Musa Sadr’ın bu düşmanı “mutlak şer” olarak nitelendirdiğini, İmam Humeyni ise İsrail’i “hiçbir şekilde birlikte yaşayamayacağımız bir kanser tümörü” olarak tanımladığını hatırlattı.

“Amerika’nın ‘barış’ı teslimiyettir”

Ceşi, Lübnan’ın güneyinde düzenlenen bir anma töreninde yaptığı konuşmada “Siyonist düşmanla hiçbir şekilde uzlaşma imkanı yoktur; tek yol onunla mücadele etmektir. Siyonist işgalcilerle yüzleşme, bizim için bir imtihan ve aynı zamanda Yüce Allah’tan bir rahmet ve nimettir” dedi.

Amerika’nın Lübnan ve bölgede yürüttüğü yıkıcı ve fitne körükleyici politikalara da değinen Ceşi, “Washington, zorla ‘barış’ dayatma politikasını sürdürmektedir. Sık sık vurguladığı gibi, barışı garanti etmenin yolu ‘savaşa hazır olmakla’ başlar. Bu, Amerikalıların adalet temelli değil, karşı tarafın teslimiyetine dayalı bir barış anlayışına sahip olduklarını gösterir” diye konuştu.

Ceşi, “Amerikalılar, halkları itaat altına almak ve iradelerini zorla kabul ettirmek istiyor. Bunun birçok kanıtı mevcut. Lübnan daima Amerikan-Siyonist düşmanın hedefinde yer almıştır. Onlar açıkça, Hezbollah’ı silahsızlandırmak ve Lübnan’ı kendi güç unsurlarından arındırmak istediklerini ilan ediyorlar” şeklinde devam etti.

 “Amerika, iç savaş bile olsa Lübnan’ı kurban eder”

Ceşi, “ABD’nin özel elçisi Tom Barak, açıkça şunu söyledi: ‘Amerika, İsrail’in güvenliğini tehdit eden Hizbullah’ı silahsızlandırmak istiyor.’ Ayrıca Amerikalılar Lübnan hükümetini yoğun baskı altına almış ve ‘kendi işini hallet’ diye tehdit ediyorlar. Hatta Lübnan’da iç savaş çıkması bile Amerikan-Siyonist hedeflerine hizmet ediyorsa, onu başlatmaktan çekinmezler” dedi.

“Direniş ve Siyonist düşmanla mücadele tek seçenektir”

Ceşi, ABD’nin bölgenin tamamını itaat altına almak, kaynaklarını ve yeteneklerini ele geçirmek için kapsamlı bir proje yürüttüğünü ve askeri, güvenlik, ekonomik, kültürel ve eğitim alanlarında halklara egemen olmayı hedeflediğini belirtti.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun “Büyük İsrail” projesiyle ilgili küstah açıklamalarına da değinen Ceşi, bu projenin Lübnan’ın tamamı da dahil olmak üzere Arap topraklarını işgal etmeyi içerdiğini söyledi. “İsrail’in siyasi söylemi, bölgedeki Amerikan projesinin tamamlayıcısıdır” diye ekledi.

Ceşi, “Maalesef bazı Lübnan hükümet yetkilileri bu projeye uyum sağlamaya çalışıyor ve hayal dünyasında yaşıyorlar. Direniş ortadan kalkarsa tehlikeden kurtulacaklarını zannedenler büyük yanılgı içindedir; çünkü bu tehdit tüm Lübnan’ı sarmalayacaktır” dedi.

 “Kerbela mücadelesine hazırız”

Ceşi, “Lübnanlılar için geriye kalan tek seçenek, varoluşumuzu ve ilkelerimizi korumak adına direniş ve silahımızdır. Amerikan-Siyonist bu yıkıcı projeye karşı mücadeleye tamamen hazırdır. Kerbela mücadelesine gireceğiz ve zaferimizden eminiz; çünkü biz hak sahipleriyiz, bu toprakların evlatlarıyız ve zafer Allah’ın vaatidir” diye konuştu.(Ajanslar)