Kıbrıs; İran Füzelerinin Tehdidine Karşı Siyonistlerin Sığınağı
İran ile Siyonist rejim arasındaki 12 günlük savaşın sona ermesinden bu yana, en az on bin Siyonist, Tel Aviv, Hayfa ve Birşeba'daki ölümcül gecelerin tekrarlanmasından korkarak, işgal altındaki toprakları terk edip Kıbrıs'a yerleşiyor.
Welayet News - İran ile Siyonist rejim arasındaki 12 günlük savaşın sona ermesinin ve ateşkesin sağlanmasının üzerinden yaklaşık üç hafta geçmesine rağmen, İran füze saldırılarının görüntüleri Siyonist yerleşimcilerin hafızalarına kazındı. Bu görüntüler, birçok kişinin Tel Aviv, Hayfa ve Birşeba'daki ölümcül gecelerin tekrarlanmasından korkarak, işgal altındaki toprakları terk edip ailelerini de yanına almasına neden oldu.
Bu arada, Kıbrıs, Siyonistlerin başlıca kaçış noktalarından biri haline geldi. Üstelik Tel Aviv ile iyi ilişkileri olan ve son yıllarda Siyonistlerle birçok ortak askeri hava tatbikatına ev sahipliği yapan Kıbrıs, Siyonistlerin kaçtığı başlıca yerlerden biri haline geldi.
Ancak Siyonistlerin Kıbrıs adasına yönelik kitlesel tersine göç dalgası, bu ülkedeki birçok yetkili ve halk arasında bu konunun sonuçları konusunda endişeye yol açtı. Kıbrıs'taki arazi fiyatlarındaki artış, bu kitlesel göç dalgasının ülkenin yerli sakinleri üzerindeki etkilerinden biri oldu.
Bu bağlamda, Kıbrıs'ın en önemli gazetesi olan "Politis", Siyonistlerin adada arazi satın alımlarındaki artışı bir haberde ortaya koydu. Aynı zamanda, Kıbrıs'ın en önemli muhalefet partisi olan sol görüşlü Akel Partisi Genel Sekreteri Stephanos Stefanou da işgal altındaki topraklarda yaşayanların ülkesindeki kitlesel göç dalgasından endişe duyduğunu dile getirdi.
Siyonistlerin Kıbrıs'ta herhangi bir denetim olmaksızın arazi satın aldıklarına dikkat çeken Stefanou, Kıbrıs'ta üçüncü ülke vatandaşlarına aşırı miktarda gayrimenkul satışı konusunda ciddi endişeler olduğunu belirtti.
Stephanos şunları ekledi: "Son zamanlarda, İsrail vatandaşları tarafından dini okulların ve sinagogların kurulduğu "getto benzeri" alanların ortaya çıkışına tanık olduk. Bu gelişmelerle birlikte, önemli ekonomik birimlerin ve büyük arazilerin satın alındığı da görülüyor.
Kıbrıs Cumhurbaşkanı NikosChristodulidis'i bu konuya derhal müdahale etmeye çağırdı. Elbette, Lefkoşa hükümetinin ülke içinde diplomatik bir meydan okumaya dönüşen bu siyasi tartışmaya tepki göstermediği görülüyor.
Aynı zamanda Siyonistler de Kıbrıs'ta kendilerine karşı yaratılan atmosfere sert tepki gösterdiler.
İsrail'in Lefkoşa Büyükelçisi Oren Anolik, Kıbrıs'taki benzeri görülmemiş antisemitizm konusundaki endişelerini dile getirirken, İsraillilere karşı bu karanlık "komplo teorileri" örüntüsünü kınadığını söyledi.
Kıbrıs halkının ve hükümet yetkililerinin, bu ülkenin Siyonist işgali konusundaki endişeleri elbette yersiz değil zira İngiltere Başbakanı George Balfour, Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra Yahudilerin yerleşimi için bir arazi hazırlığı yaparken Kıbrıs, Filistin ile birlikte Londra'nın Avrupalı Yahudileri bu topraklara yerleştirmek için ciddi seçeneklerinden biri olarak görülüyordu ve şimdi, bir asır sonra Kıbrıs, Siyonistlerin İran füzelerinin tehlikesinden kaçmak için bir varış noktası haline geldi.
Resmi istatistikler, Kıbrıs adasında en az 2.500 İsraillinin yaşadığını gösteriyor. Bu istatistiklere göre, 12 günlük savaştan önce her gün ortalama iki Siyonist aile, Kıbrıs'a kalıcı olarak göç etmek amacıyla işgal altındaki toprakları terk ediyordu. Ancak bugünlerde en az 10.000 Siyonist, kendileri ve aileleri için bu Akdeniz adasında yeni bir sığınak bulmaya çalışıyor.
Yeni yorum ekle