Hizbullah Genel Sekreteri Şeyh Naim Kasım, İran’a yönelik İsrail ve ABD kaynaklı tehditlere karşı bir açıklama yaparak, Tahran’la tam dayanışma içinde olduklarını duyurdu.

Welayet News    –  İsrail-Amerikan saldırganlığını “küresel bir zorbalık” olarak niteleyen Hizbullah Genel Sekreteri, İran’ın Direniş Ekseni'ndeki rolüne ve Filistin davasına verdiği desteğe dikkat çekti.

Şeyh Naim Kasım, İran’ın karşı karşıya kaldığı askeri ve siyasi baskılara karşı yalnız olmadığını vurgulayarak tüm özgür halkları Tahran’ın yanında saf tutmaya çağırdı.

Hizbullah liderliğinin açıklama metninde şu ifadeler yer aldı:

‘’İran İslam Cumhuriyeti, mazlumlara destek, direnişe destek ve Filistin ile Kudüs'ün kurtuluşuna tam destek konusunda küresel bir model; inanç, ahlak ve bağımsızlık konusunda değerli bir tecrübedir.

Amerika'nın başını çektiği müstekbir güçler, dünyanın özgür halkları için bu öncü insani modele tahammül edemediler. İmam Humeyni'nin İran'ının ve büyük halkının kırk altı yıl boyunca her türlü saldırı ve kuşatma karşısında gösterdiği kararlılığa da tahammül edemediler. İran'ın siyasi, ekonomik ve bilimsel rönesansına ya da ileri düzeyde savunma kabiliyetlerine erişmesine de tahammül edemediler.

İran'ın kendi gücüne olan güveni, Yüce Allah'a olan inancı ve halkının büyük dini otorite ve Yüce Rehber İmam Hamenei (gölgesi daim olsun) tarafından temsil edilen ilham verici, bilge ve cesur liderlik etrafında seferber olmasından kaynaklanır.

Tiranlar, İran'ın başta Filistin, Lübnan ve bölge olmak üzere topraklarını özgürleştirmek isteyen direnişçilere ilham vermesine, onları desteklemesine, hakikate ve çağımızın davası olan Filistin'e olan bağlılıklarının tüm bedel ve sonuçlarına katlanmasına tahammül edemediler.

Amerika tarafından kararlaştırılan ve onun ve dünyanın zorbaları tarafından desteklenen İsrail saldırganlığının çürümüş bahanesi nedir? Bu bahane, uranyum zenginleştirme ve halkına hizmet etmek ve geliştirmek istediği barışçıl amaçlı nükleer programıdır. Bu, uluslararası hukuk ve Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı tarafından garanti altına alınmış bir haktır. Bu kimseye zarar vermez; tam tersine, yabancı vesayeti olmaksızın kendi yeteneklerine dayanarak İran'ın ve bölgenin kalkınmasına büyük bir bilimsel katkıyı temsil eder.

Küresel kibir, İran'ın bölgede ve dünyada parlayan, İran'a ve mazlumlara fayda sağlayacak bir inanç, bilgi ve özgürlük feneri olmasını istemiyor.

Amerikan Başkanı'nın yüce dini otorite ve Dini Lider Ayetullah Hamenei’ye (gölgesi daim olsun) ve İran İslam Cumhuriyeti'ne saldırma tehdidi, tüm bölge halklarına ve dünyanın özgür halklarına karşı bir saldırıdır. Amerika bölgeyi kaos ve istikrarsızlığa, dünyayı da açık krizlere sürüklüyor ve bu ona utanç, onursuzluk ve başarısızlıktan başka bir şey getirmeyecek.

İran'ın kendini savunma hakkı vardır ve bölge halkları ile dünyanın özgür halkları, büyük lider ve İran'ın yanında aynı siperde durma hakkına sahiptir.

Biz Hizbullah ve İslami Direniş olarak, İran’ın meşru hakları ve bağımsızlığını savunurken; Amerika’nın yalanları, saldırganlığı ve onunla birlikte hareket eden İsrail ile küstah küresel güçlerin habis yapıları karşısında asla tarafsız değiliz.

Bu küresel zorbalık karşısında İran'la dayanışma içindeyiz, çünkü bağımsızlığımızı, topraklarımızın kurtuluşunu ve karar ve seçimlerimizin özgürlüğünü savunuyoruz.

Tarafsız değiliz ve bu nedenle İran'ın, liderlerinin ve halkının yanında olduğumuzu ifade ediyoruz ve bu acımasız İsrail-Amerikan saldırganlığı karşısında uygun gördüğümüz şekilde hareket edeceğiz.

Tüm özgür halkları, mazlumları, dirençlileri, bilgili ve aydınları seslerini yüksek ve net bir şekilde yükseltmeye ve İmam Hamenei’nin (gölgesi daim olsun) asil ve onurlu liderliğinin ve İran'ın cesur ve cömert halkının arkasında toplanarak güç, cesaret ve destek göstermeye çağırıyoruz.

Birliğimiz, hegemonik planları boşa çıkarmanın ve saldırganlık amaçlarını engellemeye yardımcı olmanın aracıdır.

Zalim ABD ve cani İsrail, İran halkına ve Devrim Muhafızlarına boyun eğdirmeyi başaramayacaktır.

İran halkı yenilmez bir halktır ve İsrail saldırganlığının son birkaç günü İran halkının tüm baskılara karşı direncini ve direncini kanıtlamıştır. Ayrıca İsrail'in güçsüzlüğünü, yetmiş yedi yıllık Filistin işgalinde ilk kez ağır kayıplar verdiğini ve saldırganlığı için Amerikan desteği arama acziyetini de göstermiştir.

Yine de, tüm bu durum bizi İran'ın yanında durma ve bu küstahlık ve zorbalığa son vermesi için ihtiyaç duyduğu tüm desteği verme sorumluluğumuzdan kurtarmıyor.

Yüce Allah şöyle buyurdu: ''Öyle kişilerdir onlar ki halk, kendilerine, bütün insanlar, aleyhinizde birleşti, korkun onlardan dedi de bu söz, onların inancını arttırdı ve Allah yeter bize, ne de güzel vekildir o dediler.'' (Al-i İmran 173).’’