İnsanlık Mektebi

Çar, 22/02/2017 - 15:37

İnsanlık Mektebi

Hüzünlü kalplerin ilk durağı kerbeladır…

Tüm mirasını ilahi vahy den alan bir emanetin ağırlığı ile yürümektedir bela çölüne, itminan bulmuş nefislerin mücadelesi zahir olacaktır Hüseyinin şahsında

Zillet boyun eğecekti İzzet karşısın da hiçbir gün benzemeyecekti Aşura gününe zira Hak ile batıl birbirinden ayrılacaktı kıyamete kadar..

Nasıl okunmalıydı bu devrim!!!

Bugün nasıl yaşatılmalıydı bu Mekteb…

Tüm karartma mücadele ve propagandalara karşı nasıl bir siyaset yürütülmeliydi, başarının sırrı hangi hazinelerde yatmaktaydı..

İnsanlığın kurtuluş reçetesi insanın ahlaki boyutundan geçmekteydi düşünce ve hayal kuşu hangi vadiye uçmuşsa kendini ona teslim etmesi söz konusuydu, bu denli hayati bir meselede insanın kendi kendini tamir etmesi gerekmekteydi..

İnsanın birinci boyutu kendi içselliğidir, topluma yansıma topluma faydalı olma insalığa hidayet meşelasi olma tamamı ile iç alem ile mücadelesine bağlıdır..

İnsanlık Mektebinin hidayet meşalesi olan İmam Hüseyin kıyamete kadar canlı tutulacak bir devrim bırakmıştır, bu devrim bir mirastır ve bu mirası yaşatma ise ahlaki boyut ile alakalıdır..

Duru berrak ve arı bir nefis Lebbeyk nidası ile şekillendirilirse o zaman fayda verecektir, aksi takdirde tarihte yaşanmış o hazin manzara bugün çağımızda yeniden sahne alacaktır..

İnsanlığın başlaması ile harekete geçen dürtüler dün Kerbela da bugün her yerde Esma-i Tecelli ile savaşmaktadır..

İnsan kaninatta okunası en değerli Kitap iken bugün kesilesi bir varlık haline gelmişse bu sorunun temelini aramalı ve karşı blok oluşturulmalıdır..

Hangi açıdan okunursa okunsun Kerbela İlahi bir mesajdır tüm insanlığa, insani değerleri iyi bir şekilde analiz eden mazlum ile zalim arasındaki farkı kolaylık ile anlayabilir, aksi takdirde kendini sorgulamalı ve hangi vadide bu değeri kaybettiğini bulup tedavi etmelidir..

Berrak bir denizin kendi halinde yüzerken birden başka dışardan harici bir katılımın bu berraklığa zarar verebileceği ihtimalı ile hareket ederek sarsılmaz bir İmana sahip olmalıdır..

Şimdi düşünelim ki her yönü ile Kamil bir İnsan Masum pak ve yürüdüğünde İlahi mesaj da kendisi ile yürüyen Canlı Kur an Hakkı izhar etmek için Kutsal bir yolculuğa çıkıyor ve yolda belli bir müddet sonra yalnız kalıyor, sonuçları ise kıyamete kadar bir insanlığa ders oluyor..

Peki Bunun temel sebebi nedir kalpler seviyor diller seviyor ama ameller yalnız bırakıyor…

Nedir seni alıkoyan ey insanoğlu..

Hangi içsel problem…

Dünya sevgisimi, makam sevgisimi, gelecek kaygısımı, yoksa korkumu……Nedir senin Putun…

Düşünmek gerek defalarca düşünmek gerek bugün bizler aynı konumda değilmiyiz kalbimiz dilimiz sevgide o kadar üst seviyede ki bu sevgi hiçbir değerler kıyaslanamaz….

Fakat gelin analiz edelim bu Mekteb halen mazlum halen anlaşılmamış ve halen dünkü gibi hareket eden bizlerle dolu…

Dün Seyyidi şühadaya Lebbeyk diyemeyen insanların bugün amelleri bizde varken Zamanın İmamına Lebbeyk demek bu gerçeği değiştirmez..

Paramparça olmuş bedenlerimiz ayrı düşmüş kalplerimiz karmaşık ruhlarımız bizi hakikate lebbeyk demekten alıkoyan en büyük etkendir..

Sayıca çok olmamız kalplerimize nifak tohumları ekmiştir bizi birbirimize düşman edip aynı değere inanmamıza rağmen kardeşlik hukukunu yok etmiştir…Nedir bu etkenler!!!

Gördüğümüze Batıl duyduğumuza Hak demişiz kardeş eti yiyip haram işlemişiz dünyayı çok sevip ahireti harap etmişiz birbirmize olan kinimiz bizi değerlerimizden uzaklaştırmış kalabalıklar içinde yalnız kalmışız ve en önemlisi Enel Hak davulunu biz Muharremde çalmışız..

Bugün doğru bir bir analiz yapmanın marifet ile bakmanın en büyük engeli kendimizdir..

Bugün akan kanların en büyük sebebi cehalettir..

Bugün siyasi oyunların en büyük sebebi varlık sürdürmedir..

Bugün kardeş düşmanlığının en büyük sebebi taassubdur..

Bugün kalplerimizin katılaşmasının en büyük sebebi merhametsizliktir..

Bugün Hak ehlinin batıl batıl ehlinin Hak sayılmasının en büyük sebebi Zan dır..

Bugün tüm fesatların en büyük sebebi tekfirciliktir..

Ve bugün zamanın İmamın zuhurunun gerçekleşmemesinin en büyük sebebi Bizleriz…

Kendimizi hesaba çektiğimiz gün kendimizi insanlığa faydalı hale getirdiğimiz gün beklenen gün gelecektir..

Ağlamak ile birlikte anlamak çağırmak ile birlikte layık olmak…

Andolsun asra, ki gerçekten insan hüsran içindedir. Ancak iman edip salih amellerde bulunanlar, birbirlerine hakkı tavsiye edenler ve birbirlerine sabrı tavsiye edenler başka….

 

Murat Avcı



Yeni yorum ekle