İslam İnkılabı Rehberi: Yargı, milletin sığınağı olmalı

Per, 28/06/2018 - 10:06

İslam İnkılabı Rehberi,  yargı başkanı ve yetkilileriyle görüşmesinde, yargı erkinin yönetsel ağır sorunluluklarına işaretle, “Yargı erki, bireysel ve sosyal hakların tahakkuku için adaletin mazharı , halkın güvendiği,  kendini huzurlu hissettiği sığınak olmalı ve kendini doğru ifade ederek,  gerçekleri, yargı aygıtının icraatını ve de sürekli yaşadığı iç değişimi, dönüşümü ustaca yansıtarak kamuoyunun itimadını kazanmalıdır” vurgusunda bulundu.

Welayet News - Konuşmasının başında, yargı erki günü ve haftasını tebrik etmenin yanı sıra, bu erkin icraatına ilişkin kapsamlı bir rapor sunmasından dolayı Ayetullah Amuli Laricani’ye teşekkür eden İslam İnkılabı Rehberi, İslami nizamin çoğu münasebetlerinde olduğu gibi, Şehit Ayetullah Behişti’nin şahadet yıl dönümünde bir haftanın yargı erki haftası olarak belirlenmesini, şehadet temelli ve Allah yolunda fedakarlık esasına dayalı bir hareket olarak niteleyerek, “Bu mevzunun, yargı erkinin vazifelerini, ona yönelik beklentileri salt idari bir teşkilatın ötesine taşıyarak, yüksek hedefler yolunda çokyönlü cihadı, îsarı ve fedakarlığı bu erkin serlavhası kıldığını” söyledi.

Yargı erki başkanı ve personelini takdir ederek, bu erkin görevini yönetsel ve oldukça hassas bir görev olarak niteleyen İmam Hamanei, “Yargı erkinin, kendi görevlerini yerine getirirken, yani ‘yargılama, ihtilaf ve anlaşmazlıkları sonlandırma ve yasaya aykırı davrananları cezalandırma’da doğru yerine getirmesi halinde halkın yönetimden razı olacağını, kendi görevlerini kötü ve eksik bir şekilde yerine getirdiğinde ise halkın yönetimden razı olmayacağını” sözlerine ekledi.

Yargı erkinin görevlerinin doğru ve kararlı şekilde icrasının halkın hayatını her açıdan etkilediği ifade eden İslam İnkılabı Rehberi, “Defalarca altı çizildiği üzere, yargı erkinin adaletin mazharı, milletin sığınağı olması gerektiğini, nerde bir haksızlık ya da kanunsuzlukla karşılaştıklarında yargıya başvurarak haklarını rahtlıkla alabileceklerine yönelik halkın bir kaygısının olamaması gerektiğini” anımsattı.

Yargının kamu haklarına ve halkın günlük hayatını ilgilendiren konulara müdahalesini bu erkin önemli gövrelerinden olduğunu belirten İslam İnkılabı Rehberi, “Kamu haklarıyla ilgili durumlarda adli mercilere başvurduklarında haklarının ihya olunacağı konusunda halkta güven oluşması gerektiğini” söyledi.

Zamanlama ve net parametrelerin belirlenmesini de yargıdaki değişimin lazimesi olarak değerlendiren İmam Hamanei, “Değişimin tedrici olarak mümkün olmadığını, kendini görünür kılması için değişimin uygun hızda olması gerektiğinin” altını çizdi.

İslam İnkılabı Rehberi, önemli bir konu olan kamuoyu, halkın itimadını celbetme ve yargı erkinin bu hususla ilgili zaafına değinerek, şöyle konuştu: “Düşmana, entrikacıya ve töhmet vurana karşı katı davranmalı ve halka karşı ise mütevazi, şefkatli, muhabbetli davranmalıyız ve kamuoyunun güvenini kazanabilmek için de onlarla anlaşma içinde olmalıyız”.

Kamuoyunun kazanılması ve güvenin inşa edilmesinin bütün kurumların, özellikle adli kurumun temel görevlerinden sayıldığını ifade eden İmam Hamanei, güven inşasında pratik çalışma ve tebliğ faaliyetleri gibi iki temel esasa gerek duyulduğunu kaydederek, doğru tebliğ yapma hususunda şöyle dedi: “Bugün yargı erki, dış düşmaların ve içerdeki gafillerin en şiddetli propagandaları ve medyatik baskılarının hedefindedir. Öyle ki, propagandalarında, güvenliği sağlayan birkaç genci katleden ve birkaç ay süren adil ve yasal süreçte yargılanarak cezalandırılmış acımasız bir katil mazlum gösterilirken mazlumların hukukunu takip eden şefkatli yargı erki ise zalim olarak tanıtılmaktadır. Yargı kurumunun, böylesi ağır bir medya operasyonuyla mücadele etmesi için güçlü ve usta bir medya ekibine ihtiyacı vardır”.

Tebliğ ve medyatik çalışmanın sadece muhatabın kulağına değsin diye değil, gönlüne yatacak şekilde olmasını gerektiğini vurgulayan İslam İnkılabı Rehberi, şu ifadeler de bulundu: “Ustaca ve profesyonel yöntemlerle, sürekli biçimde değişik tasarım ve kararlar ele alınmalı ve kabul edilebilir somut gerçekler kamuoyuna sunulmalıdır.”

“Bugün dünyada propagandayla, karmaşık yöntemlerle sıyahı beyaz ve katıksız batılı hak diye göstermekteler. Kurunlarımızın çoğu ise maalesef ustaca yapılan medyatik çalışmaları ve kamunun itimadını celbetmeyi hafife almışlardır”.

Konuşmasının devamında, halkın mahkemelerde ve adli mercilerde şikayetleriyle ilgilenme yönünde çeşitli uygun yöntemlerden yararlanılması gerektiğini değinen İslam İnkılabı Rehberi, “Bu çalışma stilinin yaygınlaşması için yargı erkinde çalışkan, dürüst ve kanatkar hakimler halka tanıtılmalıdır. Diğer yandan ise, ister hakim ister diğer elemanlar olsun suç işleyen ve ihanet eden kişilerin halka ifşa edilmesi gerekir” ifadelerini kullandı.

Yargı erkinin içsel ıslahının devam etmesi gerektiğine dikkat çeken İmam Hamanei, “Yargıda adilane bir hükümle sonuçlanan her önemli dosyanın aslında bir sadaka-i cariye ve hayırlı amel olduğunu” belirterek, “Bunun doğru bir şekilde halkın bilgisine iletilmesi gerekir” dedi.

İslam İnkılabı Rehberi, ayrıca, yargı erkinin düşmanların zorbalıklarına karşı İran milletinin hukukunu savunmak için sürdüğü faaliyelerden ve insan hakları iddiasında bulunanalara karşı koyuşundan memnuniyet duyduğunu belirterek, “İnsan hakları konusunda İslami Cumhuriyetinin iddialı Batılı cinayetkarlar karşısında, alıcı ve sorgulayıcı konumda yer aldığını” söyledi.

İnsan haklarıyla ilgili olarak Amerika’nın dünyanın çeşitli bölgelerinde imza attığı facialara, keza Fransızlar ile İngilizlerin geçmiş yıllarda Afrika kıtasında ve Hint yarım adasında işledikleri cinayetlere dikkat çeken İmam Hamanei, “Son yıllarda ise Batılıların Suriye’de, Meyanmar’da ve diğer bölgelerde ortaya koydukları icraatın insan haklarını savunduklarını iddia edenlerin ağızlarında sakız haline getirdikleri yalanları gösterdiğini” anımsattı.   

Çev: Mehmet Gönül

Welayet News



Yeni yorum ekle