Şüphesiz, günahsız her insanın yasadışı katli merdut olup mahkum edilmiştir ve İslami öğretilere de aykırıdır. Müslümanlar kesinlikle Fransa'nın Nice şehrindeki Notre-Dame kilisesi yakınlarında üç Fransız vatandaşının ölümüyle sonuçlanan saldırıyı kınıyor. Ancak, kim veya kimler bu cinayetin arkasında yer alıyor?

Welayet News  - Nice cinayetini işleyen kişinin kim veya hangi gruba ve merama bağlı olduğuna bakılmaksızın, açıktır ki bu cinayet, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Charlie Hebdo adlı derginin iğrenç girişimi ve aşağılayıcı karikatürünü aklayarak Resul-i Ekrem’e yaptığı küstah hakaretin doğrudan neticesidir.

Macron’un bu cinayetteki sorumluluğu gün gibi açık ve ortada. O, Nice kentindeki bu olayın ardından hakaretamiz açıklamalarını bilerek tekrarladı ve ‘İslamcı terör’den dem vurdu. Müslümanların dünyanın her yerinde İslam karşıtı açıklamalarına yönelik son itirazlarına teveccüh etmeden, ‘İslamcı terör’ tabirini kullanarak, ülkesinin ‘İslamcı terör’ün hedefinde olduğunu ileri sürdü. Macron, ‘Fransa’daki özgürlük değerleri ve terörizme teslim olmamak’ olarak nitelendirdiği değerler yüzünden ülkesinin hedef alındığını iddia etti.

Macron’un bugün ülkesinde başlattığı İslam karşıtı kampanyanın meyvelerini topladığı tartışmasızdır. Bu tür tehlikeli açıklamaların sonuçları, Fransa'yı 36 yıl öncedekine benzer bir dini çatışmalar merhalesine sokabilir. O zamanki çatışmaların temelinde ideolojik veya mezhebi ihtilaflar değil, zulüm vardı ve her iki tarafta Hıristiyan’dı.

Bugün Fransızları, inançlarına bakılmaksızın, terör eylemlerine karşı birleşip birlik ve beraberliklerini korumaya çağıran Macron, Fransa’nın imajını tahrip edip menfur ırkçılıkla kirleten ilk kişiydi. Üç vatandaşın hayatına mal olan ‘Nice cinayeti’ davasında ilk sıradaki sanık, Macron’dur.