Ensarullah Hareketi Resmi Sözcüsü ve Yemen Müzakere Heyeti Başkanı Muhammed Abdüsselam el-Mesire kanalına verdiği röportajda Filistin meselesi ve Suudi koalisyonunun saldırıları gibi çeşitli konular hakkında konuştu.

Welayet News - Ensarullah'ın Suudi Arabistan'daki Filistinli mahkumlar konusundaki resmi sözcüsü, Ensarullah lideri Abdülmelik Bedreddin Husi’nin Suudi Arabistan'daki Filistinli mahkumlar konusunu takip ettiğini ve istediği eylemin yürütülmesindeki gecikmenin Suudi tarafından kaynaklandığını söyledi.

Daha önce Yemen Ensarullah Hareketi lideri Abdülmelik Husi, Yemen savaşının beşinci yıldönümü münasebetiyle yaptığı konuşmada, Sana’nın Hamas tutuklularının serbest bırakılması karşılığında bir pilot ve dört Suudi subayı serbest bırakmaya hazır olduğunu söylemişti.

Ensarullah lideri Muhammed Adüsselam şu ifadelerde bulundu: ‘Mahkumların serbest bırakılmasına yol açan tüm müzakereleri memnuniyetle karşılıyoruz.

Filistin açık artırma değildir ve bu ülkenin yanında olanlar kan ve şehit takdim etmektedir. Yemen'e karşı saldırının nedenlerinden bir kısmı, bu ülkenin ümmet için önemli konulardaki bağımsız duruşuna dönmektedir.’

ABD Başkanı Donald Trump'ın Yüzyılın Anlaşması olarak adlandırılan planına değinen Ensarullah resmi sözcüsü şu ifadelerde bulundu: ‘Tüm anlaşmalar Filistin meselesini ortadan kaldıramadı ve İsrail hala ümmetin bir numaralı düşmanıdır. Suudi Arabistan’ın, ABD'ye ve İsrail'e hizmet etmek için ümmeti altın bir kapta sunmaktan başka bir planı yoktur.

Direniş ekseni, düşmanla mücadele için bütün saflarda hazır olmalıdır. Tel Aviv'in hava saldırılarına katılımı ve Yemen'e yönelik saldırıya sağladığı lojistik destek, Tel Aviv İstihbarat Dairesi'nin bu doğrultuda hareket ettiğini vurgulamaktadır ve bu açık bir konu haline gelmiştir.

Yemen, Suriye ve Irak’a karşı savaş, General Şehit Kasım Süleymani’ye düzenlenen suikast ve İran’ın kuşatılması, bu ülkelerin ümmetin ana meseleleri üzerindeki onurlu duruşundan kaynaklanmaktadır.

Bu duruş ve eylemde bir öncü olan Yemen, kültürel seferberliğe olan ihtiyacı vurgulamaktadır.’

Ensarullah Hareketi Sözcüsü tek taraflı Suudi ateşkesi hakkında şunları söyledi: ‘Bu bir yalandır; şimdiye kadar durmayan savaş atmosferi bunu doğruluyor. Bu, onların aldıkları yenilgiler karşısında uluslararası toplumun tutumunu çarptırmaya yönelik bir adımdır.

Birleşmiş Milletler ile müzakereler devam ediyor; Ancak Birleşmiş Milletler, düşman uçaklarını Yemen hava sahasında tutacak bir ateşkes arıyor. Birleşmiş Milletler, ABD ve İngiltere’nin duruşunu ifade ediyor, bu yüzden bir dizi önlem hakkında konuşarak havaalanları ve limanların yeniden açılması ve ablukanın kaldırılması gibi unvanların içini boşaltıyorlar.

Yemen’de koronavirüs salgınının olduğu bir durumda, ateşkes hakkında konuşmadan önce Yemen’in karşılaşması gereken ilk konu, yardımın girmesine izin vermek için havaalanlarının yeniden açılmasıdır.

Yemen şerefli bir barışı reddetmiyor ve diğer taraf ateşkes ve kuşatmanın kaldırılması da dahil olmak üzere barış isterse Ensarullah müzakere etmeye hazırdır.’

Muhammed Abdüsselam ayrıca, Suudi koalisyonunu Yemen'in ekonomik ablukasının cevapsız kalmayacağı ve zalimlerin yaptıklarının sonuçlarını göreceği konusunda uyardı ve ateşkes uyarılarının ciddi olmadığını söyledi.

Abdüsselam röportajının devamında ayrıca bazı ülkelerden ve kuruluşlardan Sana'ya insani yardımın girmesi ve el-Düreyhemi kuşatmasının kaldırılması çağrısında bulundu ve Suudi koalisyonunun Sana'ya yardım akışını engellediğini belirtti.

Muhammed Abdüsselam aynı zamanda Yemen-BM konsensüsüne atıfla bulunarak, Birleşmiş Milletler’den yaralı kişileri Muscat'tan geri döndürmelerini istedi.

Ensarullah Hareketi Sözcüsü, Birleşmiş Milletler’in maaşları ödemeyi geciktirdiğini belirterek bu konu hakkında şunları söyledi: ‘Petrol ve gaz gibi ana ithalatın maaşlarının aylık olmasını istiyoruz ama onlar bunu reddettiler.’

Muhammed Abdüsselam konuşmasının sonunda Yemen halkına daha fazla direniş göstermeleri çağrısında bulunarak şunları söyledi: ‘Yemenlilerin direnişi altıncı yılına girdi. Bu direniş işgalcilerin safları karşısında onurlu bir örnektir ve onların içinde bulunduğu şartlar, zor ve kötüdür.’