İran Amerika ve Siyonist Rejimin Kabusu Haline Geldi

Çar, 01/04/2020 - 10:24

Devrim Muhafızları, 12 Ferverdin (1 Nisan 1979) “İslam Cumhuriyeti” günü vesilesiyle yayınladığı bildiride, maceraperest ve şer düşmanların herhangi bir noktada İran'a karşı en küçük hatalarının bu düşmanların son hatası olacağını belirterek şu açıklamalarda bulundu: ‘İslam İnkılabı cephesinin yıkıcı ve kesin yanıtları, inanılmaz ve şaşırtıcıdır ve hatta onlara pişmanlık fırsatı bile vermeyecektir.

Welayet News - İnkılabın zaferinin ve İran İslam Cumhuriyeti sisteminin 1 Nisan 1979 yılında kurulmasının üzerinden 41 yıl geçmesiyle birlikte ve  müstekbirlerin ve despot rejimlerin bu inkılabı ve sistemi sınırlandırmak ve yıkmak için kurdukları bütün kirli komplo ve planlara rağmen, 30 ve 31 Mart 1979’da bütün İranlıların iradesi ve benzeri görülmemiş ve anlamlı bir referandumla, İslam Cumhuriyeti ve İran’ın büyük ve değerli halkı, geçen kırk yıldan daha yüksek ve dinamik bir şekilde tekamül ve dava süreçlerini yeni bir İslam medeniyetine doğru ilerlettiler. Öyle ki, bu büyük mucizenin düşüncesi, ruhu ve söylemi, İran’ın nüfuz ve iletişim hattını hatta stratejik Batı Asya bölgesinden daha öteye taşıdı ve Amerika, Siyonist rejim ve müttefiklerinin kâbusu haline geldi.

İslam İnkılabı ve İran İslam Cumhuriyeti, yaşayan bir gerçek olarak, insanlık coğrafyasını etkisi altına alan adalet ve hak ekseni, müstekbirlerden uzak oluşu, sağlam ve ilham verici söylemleriyle, özellikle diktatör rejimler, teröristler ve Siyonist Amerika olmak üzere müstekbir cephesini, dünyanın stratejik gelişmeleri sahnesinden kenara itti ve aynı zamanda onların zahiri güçlerinin düşüşünü de ortaya koydu.’

Bu bildirinin devamında, inkılabın manevi mesajının özgür gençlerin kalpleri üzerindeki etkisinin, hokkabaz, yalancı ve kurnaz Amerika Birleşik Devletleri rejimi de dahil olmak üzere kötü ve insanlık dışı güçlerin hakimiyetinden kurtuluş için parlak ve umut verici bir gelecek vaat ettiği belirtiler şu ifadelere yer verildi: ‘Allah’a şükürler olsun ki, özellikle İran İslam Cumhuriyeti Devrim Muhafızları olmak üzere, İran halkının evlatlarının ülkenin savunmasındaki büyük çabaları ve kalıcı ve belirleyici destanları sayesinde, direniş kültürü İslam dünyasının bedeninde yer etti ve sağlam ve çok yönlü kabiliyet ve kapasitelerin üretilmesiyle, İran İslam Cumhuriyeti’nin stratejik derinliği ortaya çıktı ve ılık savaş ve sert savaş olmak üzere bütün alanlarda düşmanın tehditleriyle mücadele için kapsamlı bir hazırlık oluştu.’



Yeni yorum ekle