Seyyid Hasan Nasrullah: Amerika gösterilere İran’a baskı aracı olarak bakıyor

Ct, 14/12/2019 - 16:24

Lübnan Hizbullah’ı Genel Sekreteri, Hizbullah’la Emel hareketinin kendi taraftarlarını kontrol etmek için bazı komiteler kurduklarını, bunu kendi taraftarları büyük provakasyonlara maruz kalmasına rağmen yaptıklarını söyledi. 

Welayet News - El Alem haber kanalından canlı olarak yayınlanan konuşmasında gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Seyyid Hasan Nasrullah, Amerikalıların kendi çıkarları ve planları lehine Lübnan’daki gösterileri suistimal etmeye çalıştığını ve kendileri için göstericilerin ne istediğinin önemli olmadığını belirtti.

Nasrullah, “Amerika ne zaman dünyada bir tarafa veya bir konuda yardımcı olacağını açıklasa biliniz ki bunu sadece kendi çıkarlarını korumak için yapıyor. Amerika’nın küresel krizlerle ilgili politikası belli bir bölgeyle sınırlı olmaz” diye anımsattı.

Hizbullah Genel Sekreteri, “Amerika gösterilere İran’a baskı yapma aracı olarak bakıyor ancak Lübnan’daki gösteriler asla İran’a karşı değildi” açıklamasında bulundu.

Amerika’nın bazı politikalarının istihbarat ve değerlendirme hatası yüzünden başarılı olmadığını vurgulayan Nasrullah, “Amerika belki Hizbullah’ı hükümetten çıkarabilir ama Lübnan meclisinden çıkaramaz” dedi.

Nasrullah, sözlerini şöyle sürdürdü: “Amerika ve İsrail’in amacı Lübnan halkının sorunlarının çözülmesi değil, kendi sorunlarını çözmek için gösterilerden suistifade etmektir. Hizbullah İsrail için bir tehdit olmakla gurur duyuyor. Lübnan hükümeti İsrail’le mücadele konusunda bazı sorunlarla karşıkarşıyadır. Hizbullah bölgede Amerika’nın istilacı planları için bir tehlikedir ve bu bizim için gurur kaynağıdır”.

Seyyid Hasan Nasrullah, “Hiç kimse Amerika’ya güvenmemeli, Amerika dostlarını ve müttefiklerini bile yalnız bırakıp hayal kırıklığına uğratmıştır. Kendi sorunlarını çözmesi için Amerika’ya umut bağlayanlar hala eski sorunlarının kıskacındadır. Lübnan’ın sorunları çoğulculuk yüzünden değil, tefrika yüzündendir” diye hatırlattı.

İranlı bir askeri yetkilinin açıklamalarının tahrif edilmesi üzerinden bazı Arap ve Lübnanlı basın organların başlattığı tartışmalara da değinen Seyyid Hasan Nasrullah, isnad edilen çarpıtılmış açıkalamaları duyar duymaz İran’la temasa geçtiğini söyledi.

Hizbullah Genel Sekreteri, şöyle devam etti: “Lübnanlı bir yetkilinin (İranlı yetkliye isnad edilen açıklamalara tepki olarak) yaptığı açıklamaları okuduğumda bu açıklamaların doğru olmadığından emindim. Ben şahsen farsça metni okudum ve Lübnan kelimesini görmedim. Temasa geçtiğim İranlı kardeşlerim de bu açıklamaları yalanladılar”.

Seyyid Hasan Nasrullah, Lübnanlı yetkililerle basın organlarının bu tür davranışlarını şu şekilde değerlendirdi: “Bu tür asılsız açıklamalar Lübnanlıları proveke etme amacıyla yapılıyor. Bazıları Amerika’nın açıklamalarıyla (ve Lübnan’a yönelik müdahaleleriyle) tahrik olmuyor ama sitelerin birinde İranlı bir yetkiliye ait olduğunu söylenen bir açıklamayı gördüklerinde tahrik oluyorlar ve Cumhurbaşkan’ından ve Lübnan yetkililerinden tutum almayı istiyorlar”.

Nasrullah, şöyle devam etti: “Kimileri, İran’a saldırı olursa, bu ülkenin saldırıya karşılık vermek için müttefiklerine tevessül edip onlardan yardım alacağını düşünüyor. Burada sizlere bazı dakik bilgiler vermek istiyorum. Her kim İran’a saldırırsa bu ülke tek başına karşılığını verecektir. İran, sessiz kalıp kendi müttefiklerine dayanacak bir ülke değildir. Eğer İsrail İran’a saldıracak olsa İran’ın kendisi İsraillilerin yanıtını verecektir”.

Hizbullah Genel Sekreteri, İsrail’in saldırması durumunda İran’ın Lübnan topraklarından Tel Aviv’i hedef alacağına ilişkin İranlı yetkililere nisbet edilen açıklamaların İran’daki yaygın yöntemle çeliştiğini söyledi.

Hariri hükümetinin istifasına da değinen Hizbullah Genel Sekreteri, şu ifadelerde bulundu: “Lübnan’daki gösterilerin sürmesiyle aynı istikamette hükümetin de kalması gerekirdi ve işini sürdürmeliydi. Lübnan hükümetinin istifası sadece zaman kaybına ve halkın taleplerine yanıt olması gereken kurumların tatil olmasına neden oldu. Lübnan’ın durumu hükümetin istifasından sonra daha da kötüleşti. Eğer hükümet baki kalsaydı gösterilerin bir nevi baskı aracına dönüşmesine neden olurdu ve hükümeti halkın isteklerini karşılama zorunda bırakırdı.

Lübnan’da hükümetin istifasından sonra bir takım yeni şartlarla karşılaştık. Gelecek hükümetin önünde birkaç çözüm var; bir tanesi, hükümetin homojen olması ve sadece bir akımdan oluşmasıdır. Hizbullah homojen bir hükümetin kurulmasına karşıdır. Biz parlamentoda çoğunlukta değilken de homojen bir hükümetin kurulmasına karşıydık ve şimdi de parlamentoda çoğunlukta olmamıza rağmen böyle bir hükümetin kurulmasına karşıyız. Homojen bir hükümet Lübnan’ın karkarşıya olduğu büyük sorunları çözemez”.

Homojen bir hükümetin kurulmasının Lübnan’ın çıkarına olmadığını ve ülke şartlarının bunu kaldıramayacağını anımsatan Nasrullah, ulusal sorumluluğun herkesin sorumlu olmasını icap ettiğini ve kapsamlı bir hükümetin kurulmasından yana olduklarını açıkladı.

Hizbullah Genel Sekreteri, şunları tasrih etti: “Biz Saad el-Hariri’nin başbakanlığına karşı değiliz ama o, bazı şartları açıkladı ki biz onları kabul edemeyiz. Lübnan’ın mevcut krizinin çözüm yolu, bütün tarafların birbiriyle işbirliği yapması ve ülkenin kurtarılması için birbirlerine taviz vermesinden geçiyor. Ülkenin sorunlarının en iyi çözüm yolu, herkesin sorumluluk alacağı kapsamlı ve katılımcı bir hükümetin kurulmasıdır.

Başbakanlık adayı için birkaç isim gündeme geldi ve el-Hariri de onlara muvafıktır diye biz de muvafık idik ama öyle olmadı. Parlamentonun fraksiyonları henüz başbakanlık için bir isim üzerinde oybirliğine varmış değiller”.   

Pazartesi günü parlamentoda yapılan istişarelerin başbakanlık için bir ismin seçilmesiyle sonuçlanmasını umduklarını belirten Nasrullah, “Yolların protestolar sırasında kapatılması halkın yaşamını tehditle karşı karşıya getirmiştir. Bazıları da bu durumun sürmesini, işin koasa ve çatışmaya varmasını istiyor” şeklinde konuştu.

Hizbullah’ı Genel Sekreteri, Hizbullah’la Emel hareketinin kendi taraftarlarını kontrol etmek için bazı komiteler kurduklarını, bunu kendi taraftarları büyük provakasyonlara maruz kalmasına rağmen yaptıklarını söyledi. Lübnan halkından ülke olayları karşısında sabırlı ve bilinçli olmalarını isteyen Nasrullah, “Lübnan halkı elbette durumu kontrol edebildi ve şimdiye kadar çatışma ve kaos aşamasına girmemeyi başardı” diye kaydetti.

Hizbullah Genel Sekreteri, sözlerine devamla şunları söyledi: “Son protestolarda hırsızlık ve benzeri olaylara müsamaha gösterilmemesi gerekir. Bu oldukça tehlikeli bir meseledir. Lübnan halkının içinde bulunduğu zor geçim şartlarından hareketle, mevcut hükümetten, yasal olarak kendisine verilen yetkiler çerçevesinde halkın sorunlarını çözme konusunda sorumluluklarını yerine getirmesini istiyoruz”.

Seyyid Hasan Nasrullah, “Ülkenin mevcut durumundan suistifade ederek cebine bir kazancın girmesini isteyenlere diyorum ki; şimdi dayanışma zamanıdır, zira ülkenin çökmesi durumunda herkes zarar edecektir. Bazılarının fiyatları arttırması ve kendi karlarını arttırmanın derdinde olması caiz değildir. Dolaysıyla Lübnan halkından birbirleriyle dayanışma adına kâr oranlarını düşürmelerini istiyorum” hatırlatmasında bulundu.

Welayet News   

 

Tags: 


Yeni yorum ekle