ABD elçiliğinin Kudüs’e taşınması Filistin meselesinin sonu mu?

Sa, 15/05/2018 - 16:11

Amerika elçiliğinin Tel Aviv’den Kudüs’e intikali 58 şehit ve 2700’den fazla kişinin yaralanmasıyla uygulamaya konuldu. Arap devletleri genel olarak sessiz kaldılar ve sessizlikleri uzlaşmacı devlet adamlarının elçiliğin intikali dolaysıyla Netanyahu’ya verdikleri hediye oldu.

Welayet News - Filistinlilerin dünkü gösterilerinde, Amerika elçliğinin Kudüs’e intikali ve açılışı dolaysıyla 58 Filistinli kurban edildi, ki bu rakam bu gün ve İsrail’in kuruluş yıldönümünde kesinlikle artacaktır. Dün yaralanan 2700’e aşkın Filistinliyi bir kenera koyacak olursak, üzerinde durulması gereken birkaç noktaya dikkat çekmek gerekir.

Evvala, dünya devletlerinin kahir ekseriyetinin kabul etmediği elçiliğin intikali, daha ilk başta uluslararası hukukun temel ilkeleri, uluslararası hukuk ve sözleşmelerle olan tersliğine dikkat çekildi ve ciddi uyarıların konusu oldu. Ebette, küresel düzeyde hiçbir sözleşmeye bağlı olmadığını pratikte göstermiş olan Trump’tan ahde vefasızlıkta diretmek beklemeyen bir şey değildi. Nitekim daha önce su ve heva hususundaki Paris antlaşması ve son olarak İran’la yapılan nükleer antlaşması...karşında aynı şeyi yapmıştı. Elçiliğin açılış merasimine çeşitli ülkelerin elçilerinin katılmayışı, bu küresel oybirliğini teyit etmektedir.

İkinci nokta, daha düne kadar Filistinlilerin hukukunu savunanalar arasında iken bugün İsrail ile yakınlaşmak için birbiriyle yaraşan Arap devletleri bağlamında yaşanan gelişmelere yöneliktir. Mısır, Amerikan elçiliğinin Kudüs’e taşınması ve Nekbe günü dolaysıyla siyonist kutlamaların en lüks otellerinde düzenlemesine onay verirken, Bahreyn ve BAE elçileri Netenyahu ve eşinin onuruna Amerika’da ziyafet sofrası kurarken, Bin Selman ise bir yandan siyonistlerin işgal topraklarında yaşamalarını onların tartışılmaz hakkı olarak tanımlarken diğer yandan da İsrail’in son aylarda işgal topraklarında yürüttüğü ve dün, öncekinden daha şiddetli yaptığı ve bu gün de tekmil edeceği vahşi uygulama karşısında en ufak bir tepki göstermemiştir. O nedenle, dünkü gösterilerde Arabistan ve Bin Selman’ın şahsına karşı atılan sloganlar sebepsiz değil.

Üçünkü nokta şu ki, bugün Filistin meselesinin bir kez daha dünya kamouyunun birinci güdem maddesi haline geldiği bir vasatta, daha birkaç gün önce Suriye’nin içinden siyonistlere karşı üçüncü bir cephe açıldı ve bir yandan İsrail’in demir kubbe sayesinde sözünü ettiği güvenlik ciddi kuşkularla karışılaşırken diğer yandan Filistinliler ardarda yaptıkları gösterilerle ve elbetteki canlarını feda ederek, kendileri açısından tartışılmaz olan yegane şeyin ülkelerinin ve Filistin adındaki mevcudiyetin toprak bütünlüğü olduğunu gösterdiler.

Dördüncü nokta gençlerin sahnede olmasıdır. Nekbe günü ve İsrail’in kuruluşuyla aralarında en az altı kuşağın olduğu bu gençler, dünkü merasime, öfke Cumalarına ve dönüş yürüyüşlerine katılarak ve Filistin devası uğrunda canlarını orta yere koyarak, bu deva ateşinin sönmeyeceğini, aksine günbegün daha da alevleneceğini gösterdiler.

Beşinci ve son nokta, Filistin meselesinin yegane çözüm yolunun mücadeleden geçtiğidir ve Mahmut Abbas’ın yıllardır uluslararası camia ve tabi ki İsrail’den talepler dilemekle, onlarla iyimserce imzaladığı anlaşmalara bel bağlamakla Filistinlilerin derdine derman olunmaz. O yüzden, genel yas ilan etmenin, kurbanlarla enpati yapmanın Filistin meselesinin çözümünde hiçbir etkisi yoktur.

Dün Amerika elçiliğinin açılışı dolaysıyla 58 Filistinli kurban edildi, bugün ve önümüzdeki günlerde kaç Filistinli kurbangaha gidecek? Bay Abbas, Bin Selman, Bin Zayed ve diğer Arap yöneticileri yanıt versinler.

Ebu Rıza Salih - El Alem

Çev.: Mehmet Gönül

Welayet News



Yeni yorum ekle